İlçe Emniyet Müdürü Osman Ünal’a veda
Turhal Kaynak hayatını kaybetti
Serbülent Avcu’dan “GELİN CHP’YE YENİDEN ÜYE OLUN” çağırısı
Alman ve İspanyol bisikletçilere Türk misafirperverliğini gösterdiler
Bu yazı 12 Şubat 2021, Cuma 09:47:25 tarihinde eklendi. 2502 kez okundu.
12 Punto 14 Punto 16 Punto 18 Punto

Çin Treni - Ozan Akarsu

Yaklaşık 1 ay evvel gündeme bir anda Çin’e giden ilk ticaret treni damga vurdu. Törenle uğurlanan tren, Maltepe’ye gittikten sonra Halkalı Garına geri dönünce hemen yazıldı çizildi. Hani Çin’e gidecekti? Diye gazeteciler bile atladılar olayın üzerine. Daha sonra TCDD sosyal medya hesabından Çin Treni nerede? Başlığıyla tren duraklarından canlı yayınlar yapınca mesele bir anda sosyal medyadaki bilek güreşine dönüşüverdi.
Çin Treni

 

Bir taraf tren için yapılan törenin ulaşımı aksattığını ve vatandaşları mağdur ettiğini söylerken, diğer taraf tren Halkalı’da kalsa sevinecektiniz! Deyip durdu. Bu arada Birleşik Taşımacılık Çalışanları Sendikası ile TCDD mahkemelik oldu.

        Muhalif olmak veya yandaş olmak arasında ince çizgiler vardır bu ülkede. O çizgilerin arasında durmak ip cambazı gibi maharet ister. Bazen bir cümleniz, sizi muhaliflikten yandaşlığa itiverir. Bazen bir açıklamanız sizi muhalif biri yapar.

        Çin, bu hususta verilecek en iyi örnek olabilir. Çin aşısı hakkında olumlu konuşun, yandaş olursunuz. Güney Asya’da Çin politikalarını ele alın muhalif olursunuz. Bir kuşak bir yol projesinin avantajlarını belirtin yandaş olursunuz, yine bu projeye dair çekincelerinizi söyleyin muhalif olursunuz.

        Bunlar bir nebze kabul edilebilir şeylerdir. Oysa Çin ve Doğu Türkistan özelinde insani bir mesele hakkında bir şey söylediğinizde birileri sizi hainlik, teröristlik veya fetöcülük ile suçlamak için hazır kıta beklemektedir.

        Yani Çin hakkında her şeyi konuşabilirsiniz ama insani bir durum hakkında konuşmanız sakıncalıdır. Tam bir baskı örneği öyle değil mi? Bizler bu baskıyı 80’lerin sonuna kadar Balkanlarda şahit olmuş insanlarız ve nerede görsek tanırız.

        Son günlerde Doğu Türkistan yeniden gündemde yer ediniyor. Birileri yine sürekli meseleyi siyasallaştırıp başka yerlere çekiyor.

        Ortada Çin ile ilgili artık küresel bir çıkış var. En son Finlandiya Başbakanı Sanna ‘’Çin’deki zulümlere göz yumamayız, ekonomik ve ticari çıkarlar bu denli zulmü görmemize engel olmamalı’’ dedi. Yapılacak şey aslında çok net.

        Çin ile ilgili toplama kampı iddiası mı var, uluslararası denetimcilere açılsın.Uydu görüntüleri ve videolar mı var, aslı astarı paylaşılsın.
Nüfus neden yarı yarıya düşmüş, veriler ortaya konsun.

Yoksa biz trene ve ticarete karşı değiliz. Yeter ki ticaret yapalım derken, zulme doğru giden vagonlarda pay sahibi olmayalım ya da olmadığımızı bilelim. 

 

                                       Ozan AKARSU

 

Yazdır Paylaş
Diğer Ozan Akarsu Yazıları
hurfikir.com.tr’da yayınlanan her türlü yazı ve haber kaynak belirtilmeden kullanılamaz. Sayfalarımızda kaynak belirtilerek yayınlanan haberler ilgili kaynağa aittir ve bu haberlerin kopyalanması durumunda, tüm sorumluluk kopyalayan kişi / kuruma ait olacaktır. Başka kaynak veya gazeteden alıntı yazarlar ve site yazarlarına ait yazılardan dolayı Hürfikir Gazetesi sorumlu tutulamaz.
Tasarım by Webdestek