Murat Mahir Altan; “SAHTE GÜLÜŞLER DEĞİL, SAMİMİYET KAZANACAK”
Trakya'da sandık kurulu başkanlarına eğitim verildi
Seçim günü alkol yasak, eğlence mekânları kapalı
Ahmet Etem Oruç; “Çocuk bakım ve kreş projesi hemen uygulanacak”
Bu yazı 08 Ocak 2021, Cuma 09:26:15 tarihinde eklendi. 2211 kez okundu.
12 Punto 14 Punto 16 Punto 18 Punto

BU ÜLKE ÖZGÜRLÜĞÜ DE, DEMOKRASİYİ DE ERDOĞAN’LA GÖRDÜ -

BU ÜLKE ÖZGÜRLÜĞÜ DE, DEMOKRASİYİ DE ERDOĞAN’LA GÖRDÜ

 

 Lafı hiç evirip çevirmeyeceğim. Erdoğan diktatör ha? Bir istatistikte okumuştum “Türkiye’de kadınlarımızın yüzde yetmiş dördünün başı örtülüymüş” iyi okuyun (%74) Bu hükümetten, yani Erdoğan’dan önce bu yüzde yetmiş dört olan başı örtülüler, öğretmen olamıyorlardı, avukat, hakim olamıyorlardı, polis, asker olamıyorlardı. Dahası talebe olamıyorlardı talebe. Ortaokul, lise, üniversitede de okuma şansları yoktu, doğru mu? Bütün bu hakları kim verdi? Tayyip Erdoğan verdi, Tayyip Erdoğan. Açın kulağınızı da dinleyin, açın gözünüzü de okuyun. Bunun adına özgürlük denir, anladınız mı?

 Benim annem (rahmetli) benim eşim, kızlarım bu ülkenin okullarında okuyamıyorlardı, çünkü yasaktı. Dahası bu ülkenin meclisinde vekilde olamıyorlardı, şimdi hem okuyabiliyorlar, hem de memur olabiliyorlar, hem de siyasete girip seçilirlerse milletvekili olabiliyorlar. Sizin için bunun adı diktatörlük olabilir, bizim içinse bunun adı özgürlüktür. Kadınlara seçme ve seçilme hakkı ne zaman verildi bilmiyorum (Atatürk’ün seçtirdiği bayan milletvekili SATI kadının başı açık mıydı bilmiyorum) Bize göre kadınlarımıza seçme ve seçilme hakkı Tayyip Erdoğan tarafından verilmiştir. Daha önce Merve Kavakçı isminde bir bayan seçilmişti, başı kapalıdır diye meclisten kovuldu, demek ki bizim onu seçmek, onun da seçilmek hakkı yokmuş. Şimdi var, kim sayesinde var? Tabi ki Erdoğan ve bu hükümet sayesinde var, bununda adı özgürlüktür.

 Bu dediklerimi bütün çevresi başı açık olanlar anlamayabilir. Oysa bu dediklerim Türkiye’deki yüzde yetmiş dört kadınlarımızın dramıydı bu esareti bu zulmü Tayyip Erdoğan çözdü, o yüzden de bazıları sadece ağızlarından değil başka yerlerinden de ses çıkartarak ne kadar haykırırlarsa haykırsınlar, Erdoğan’a diktatör, diye bağırmaları eşek anırması kadar değer taşır.

 Bir örnek daha vereyim, birçok yerde olduğu gibi Lüleburgaz’da da Zübeyde Hanım Parkı mevcuttur, orada Zübeyde Hanım büstü de var, gidin bakın, başı açık mıdır? Hayır, başı örtülüdür, tıpkı anam, ninem gibi, Peki bu haliyle üniversiteye hoca olmak, ya da talebe olmak isteseydi olabilir miydi? Ya da aday olup seçilseydi milletvekili olabilir miydi? Onu da meclise sokmaz yuhalarlardı değil mi? Okula da sokmazlardı, işe de almazlardı. Yahu bu kadın Atatürk’ü doğurmuş, büyütmüş bu nasıl ülke? İşte Erdoğan onunda zincirlerini kırdı, özgürlük budur. Tekrar ediyorum Erdoğan bu ülkenin bütün fertlerinin oyuyla seçilmiş ilk ve tek Cumhurbaşkanı’dır. Ona bende oy verdim, yirmi yedi milyon gibi. Bakanları seçiyorsa ben yetki verdim, hukukçuları artıyorsa bu millet yetki verdi. Eğer benim, bu milletin verdiği yetkileri kullanmazsa o zaman bizim iki ellerimiz yakasında olur. Eğer Erdoğan diktatör olsaydı, Mecliste ona ağzını sonuna kadar açarak diktatör diye bağıranlar evlerine bir daha gidemez o meclisten de çıkamazlardı. Franko’ya, Hitler’e, Sitalin’e, İnönü’ye diktatör diyebilir miydin?

                                                                                                                                                              Saygılarımla

Yazdır Paylaş
Diğer Yazıları
hurfikir.com.tr’da yayınlanan her türlü yazı ve haber kaynak belirtilmeden kullanılamaz. Sayfalarımızda kaynak belirtilerek yayınlanan haberler ilgili kaynağa aittir ve bu haberlerin kopyalanması durumunda, tüm sorumluluk kopyalayan kişi / kuruma ait olacaktır. Başka kaynak veya gazeteden alıntı yazarlar ve site yazarlarına ait yazılardan dolayı Hürfikir Gazetesi sorumlu tutulamaz.
Tasarım by Webdestek