Tır devrildi, köylü kurtardı
Vali Birol Ekici, şehit ailelerini ziyaret etti
Bugün su kesintisi olacak
HEM’de kursiyerler belgelerini aldı
Bu yazı 29 Aralık 2020, Salı 09:22:39 tarihinde eklendi. 2055 kez okundu.
12 Punto 14 Punto 16 Punto 18 Punto

SOLCULAR, İSTANBUL’UN BAŞINA GELEBİLECEK EN BÜYÜK FELAKET KÖPRÜ MÜDÜR, KANAL İSTANBUL MUDUR? -

SOLCULAR, İSTANBUL’UN BAŞINA GELEBİLECEK EN BÜYÜK FELAKET KÖPRÜ MÜDÜR, KANAL İSTANBUL MUDUR?

 

 Bazıları beni çok akıllı ve bilgili sanıyor, doğrudur, öyleyimdir, ama benim çok kimsenin bilmediği bir usulüm vardır bilgeliğim oradandır. Önemli şeyleri solculardan öğrenirim onlara sorar danışırım.

 Hazreti Ali r.a çevresine soruyor “En akıllı kişi kimdir?” çeşitli cevaplar geliyor “-Aklını iyi kullanan, falan filan” Haz. Ali r.a cevap veriyor “Hayır, bilemediniz, en akıllı kişi sorandır, danışandır, başkalarının aklını kendisininkine ilave edendir…” İşte ben bu taktiği biraz daha ileriye götürdüm, solculara soruyorum. Hangi konuda bocalasam, açıyorum bir solcu televizyon kanalı ya da gazetesi oradan gerçeği öğreniveriyorum. Ama bir şartla, tersinden okuyacaksınız. Öyle ak dedilerse ak, kara dedilerse kara, olmaz. Tam tersine ak dedilerse sen kara, kara dedilerse de sen ak anlayacaksın.

 Şuanda solcuların mevzusu “Kanal İstanbul” diyorlar ki “İstanbul ve Türkiye’nin başına gelebilecek en büyük felaket Kanal İstanbul’dur…” Siz bunu tersinden okuyacaksınız, şöyle “Türkiye ve İstanbul’un en hayrına yapılacak eser Kanal İstanbul’dur” Sakın ha benim ironi yaptığımı falan sanmayın. Benim dediğim gibi anlarsanız gerçeğe ulaşırsınız. Benim yarım asırlık tecrübemle ulaştığım bir hükmü kesindir. Eski deyimle “kazıyeyi külliye” dir. Bunun delilleri var. Mesela, İstanbul boğazına ilk köprü yapılacağı zamanda aynı lafları etmişlerdi. Girin internete, o günlerde Cumhuriyet Gazetesi’nin manşetini bulursunuz, şöyledir. “Boğaza yapılacak köprü İstanbul ve Türkiye’ye yapılabilecek en büyük kötülüktür” Televizyonlar bu manşeti ara sıra gösteriyorlar ya, şimdi bende bir tereddüt hasıl oldu, iyi bir solcu bulsak da sorsak, “en büyük felaket köprü mü yoksa kanal İstanbul mu?” Köprünün en büyük felaket (ne kadar faydalı) olduğunu yaşayarak gördük.

 İlk köprüden bahsediyoruz, yapılmazdan önce Zeytinburnu sahilinde on beş kilometre kamyon kuyruğu olurdu da zavallı kamyoncular on on beş gün vapur beklerlerdi. Solcular öyle bir zamanda köprünün ülkemiz için “en büyük felaket” olduğunu haykırmaktan bir hal olmuşlardı. Daha sonra iki köprü, iki boğaz altından tünel (birisi de yolda) yapıldığı halde yetmiyor. Eğer bir günlüğüne kapatılıverseler, sadece İstanbul değil, Türkiye felç olur.

 Yani, anlayacağınız, solculardan köprülerin ne kadar büyük faydalı (pardon felaket) olduklarını daha o zamandan anlamıştık (tabi tersinden okursan) (unutmayın, Cumhuriyet Gazetesi kalburüstü, kültürlü solcuların okuduğu bir gazetedir) Aynı sloganı kullandıkları için köprüden misal verdim Türkiye’de yapılan bütün baraj ve santraller içinde aynı şekilde karşı çıktılar. Mesela Keban Barajı’na onay verdi, diye Özal’ı solcu elektrik odaları üyelikten atmıştı. Tıpkı Demirel’i de köprüyü yaptı diye Mimar mühendis odalarından ihraç ettikleri gibi. Bu kuruluşlar solcu ve CHP’nin arka bahçesidirler. Ha şunu da söyleyeyim, üçüncü Y. Sultan Selim köprüsü için diyorlar ki “Biz köprünün yapılmasına değil, yap işlet, devret sistemine karşıyız” Hadi oradan pis yalancılar, birinci ve ikinci köprüler de yap, işlet, devret usulü mü vardı? “Ülkenin başına gelebilecek en büyük felaket” ilan ettiniz ya yarım asırlık tecrübemle anladım ki; Solcuların akıl hocaları çok akıllıdırlar, neyin bu ülkeye faydalı olduğunu onların itirazlarından anlayıveriyoruz. Bu ülkenin başında ki en büyük felakete gelince, bizim solcularımızdır, unutmayalım.

                                                                                                                                                              Saygılarımla

Yazdır Paylaş
Diğer Yazıları
hurfikir.com.tr’da yayınlanan her türlü yazı ve haber kaynak belirtilmeden kullanılamaz. Sayfalarımızda kaynak belirtilerek yayınlanan haberler ilgili kaynağa aittir ve bu haberlerin kopyalanması durumunda, tüm sorumluluk kopyalayan kişi / kuruma ait olacaktır. Başka kaynak veya gazeteden alıntı yazarlar ve site yazarlarına ait yazılardan dolayı Hürfikir Gazetesi sorumlu tutulamaz.
Tasarım by Webdestek