TÂRİHÎ OKUL, ASRÎ MİSYON; EFSÂNEVÎ MÜDÜR… - Nuri Kahraman

30 yıl gibi büyük bir zaman diliminde, ülke eğitim, sosyâl değişim ve de dönüşümünde etkili, lokomotif niteliğinde TÂRİHÎ 100 LİSEDEN BİRİ olarak kabul edilen Kepirtepe’de görev yapan Remzi YEŞİLYURT'u daha iyi anlamak ve tanımak için oldukça köklü bir geçmiş ve de oturmuş geleneği bulunan müesseseyi dünü ve bugünüyle okumakta fayda var. Doğrusu biz 3-5 yıl kadar burayla ilgiliydik. O zamanlar bu anlamda pek de araştırıcı olmamıştık. Ben de şimdi okuyunca bir takım ayrıntılara muttalî oldum. Bilgiyi okulun web sitesinden aldık; okulun rûhunu daha iyi ve objektif yansıtabilmek ve dünle bugünü daha sağlıklı değerlendirebilmek; her şeyden önce hep birlikte bilgilerimizi tâzelemek adına aynen alıyoruz: 

EDİRNE, KARAAĞAÇ; ALPULLU, LÜLEBURGAZ… 

"OKULUN TARİHÇESİ: Kepirtepe, yaşı cumhuriyetimizin ilk dönemlerine denk bir geçmişe sahip bir eğitim kurumudur. Yokluğu, yoksulluğu bütün yurdu kuşatmış olduğu Kurtuluş Savaşı´ndan çıkmış birçok felaket ve acıların yaşandığı bir ülkenin yoksul köylü çocuklarının eğitildiği bir okuldur Kepirtepe. 

            Bir ülke düşünün ki şimdiki yetişen nesilin görmediği ve adını bile duymadan yetiştikleri adına "Kara Lastik" denen ayakkabıyı giymenin köylerindeki zenginlere mahsus olduğu, ayaklarına giyebilmek için çarıktan başka ayakkabı bulamamış bir halkın çocuklarının kendi emekleri ve alın terleriyle bir okul var adı Kepirtepe. Onlar burada yokluğun ne olduğu bilerek yaşayarak okullarına sahip çıktılar. Karşı binanın duvarında yazan: "Bizler çalışmak değil, çok çalışmak zorunda olan bir milletin evlatlarıyız." özdeyişini hakkıyla yaşamış bir nesildir. Bu sebeple devletlerinin kendilerine sunduğu imkanları en iyi şekilde değerlendirerek Kepirtepe´yi yoksulluğun içinden sıyrılma ve ülkelerinin aydınlanma kaynağı olarak bildiler. Birer eğitim neferi olarak yurdun dört bir yanına dağıldıklarında ülkenin aydınlanmasında öncü oldular. 

“KEPİRTEPE KÖY ENSTİTÜSÜ” 

            Kepirtepe kuruluşundan bugüne kadar birçok değişikliğe uğrayarak günümüze gelmiştir. İlk kurulduğu ve eğitim-öğretim hayatında başladığı yer Edirne Karaağaç´tır. 

            14 Ekim 1938´de Edirne Karaağaç İstasyonunda "Köy Öğretmen Okulu ve Eğitmen Kursu" adı ile başlayan ve "Kepirtepe Anadolu Lisesi" olarak devam eden 78 Yıllık Eğitim Kuruluşu"1937 yılında Edirne Karaağaç istasyonunda asker kışlası olarak kullanılan binada "Eğitmen Kursu" olarak açılmıştır. Bir yıllık denemeden sonra aynı binada ilkokul mezunu köy çocuklarını öğretmen olarak yetiştirmek üzere "Köy Öğretmen Okulu" adını alır. Bir yıl burada kalan okul 1939 yılında  Alpullu´ya taşınır. Bugün Çok Programlı Lise olarak hizmet veren binada bir süre kalır. Aynı yıl yazında da Lüleburgaz Emrullah Efendi ilkokuluna ve nihayet İstanbul asfaltı kenarında Lüleburgaz´a beş kilometre mesafede o zaman çorak bir toprak olan yer Kepirtepe adı verilen son yerine taşınır.17 Nisan1940´da Köy Enstitüleri kurulduğunda okulun adı "Kepirtepe Köy Enstitüsü " olur.1941yılı ilkbaharında ikinci Dünya Harbi nedeniyle okul Ankara Hasanoğlan köyüne geçici bir süre  taşınan okul aynı yıl geri döner.1954yılında 6234 sayılı kanunla köy enstitüleriyle öğretmen okulları "İlk öğretmen Okulları" adı altında birleştirildi ve öğretim süresi 6 yıl olur. 1974-1975yılından itibaren bütün ilköğretim okulları gibi Kepirtepe İlköğretim okulu da Öğretmen Lisesi haline dönüştürülür. 

“KEPİRTEPE EĞİTİM ENSTİTÜSÜ” 

1977-1978 Öğretim yılında okul bünyesinde sınıf öğretmeni yetiştiren iki yıl süreli Kepirtepe Eğitim Enstitüsü açılmıştır. 1978-1979´da bir bölümü hızlandırılmış eğitim gören öğrencilerini, İlkokul öğretmeni olarak mezun eden okulun Eğitim Enstitüsü kısmı 1979 yılında kapatılarak okul Öğretmen Lisesi olarak öğrenimini sürdürmüştür. 1990 tarihinde Milli Eğitim Bakanlığı olurlarıyla Anadolu Öğretmen Lisesine dönüştürülen okul, 2014 yılından itibaren Kepirtepe Anadolu Lisesi olarak eğitim-öğretim hayatına devam etmektedir. 2 Nisan 2019 yılında "Özel Program ve Proje Uygulayan Eğitim Kurumları" statüsüne kavuşmuştuır.  

Bugün de Kepirtepelilik ruhundan ödün vermeden başarılı bir eğitim ve öğretim sürdüren Kepirtepe, mezun ettiği vatanına milletine hayırlı evlat olarak yetiştirdiği öğrencileriyle gurur duymaktadır.” (http://kepirtepe.meb.k12.tr/) 

            Ömrü asra yaklaşan Kepirtepe, başlı-başına bir âile olarak, bir çınar misâli ülkeden öteye dünyaya dal-budak salmış bir eğitim müessesesidir. Nitekim, internete Kepirtepe yazdığınızda şarkıları, türküleri, dergileri, fotoğrafları, marşları, anmaları, günleri, geceleri ve spor, sanat, siyâset, iş dünyâsı gibi nice sahalarda isim yapmış ünlüleriyle bir koca âlem çıkıyor karşınıza... 

KEPİRLİYİZ KEPİRLİ; AYDIN KEPİRLİ!... 

            Biz sâdece bir marş ve türkünün sözlerini alacağız buraya, Kepir ruh ve kültürüne dâir bir bilgi sâhibi olmak ve ayrıca fikir vermek adına: 

KEPİRTEPE MARŞI (2) 

Kepirli’yiz Kepirli aydın Kepirli 

Uygarlık yolunda haydi ileri 

Yurt ufuklarında destanımız var 

Ata’dan Yücel’den Tonguç’tan beri 

*** 

Masmavi gök altında ey kepir ana 

Bizlere yurt oldun bastın bağrına 

Can verdin köylere güzel yurduma 

Ata’dan Yücel’den Tonguç’tan beri 

KURDELEMİN UÇLARI İPEKTEN… 

(KEPİRTEPE TÜRKÜSÜ) 

Kurdelemin uçları ipekten 

Kurdelemi seviyorum yürekten 

* 

Aman aman kurdelem yoruldum 

Dalgalı saçlarına vuruldum 

* 

Kurdelem var yeşilden yeşilden 

Tel kopardım peşinden peşinden 

* 

Aman aman kurdelem yoruldum 

Dalgalı saçlarına vuruldum 

* 

Kim ayrılır, ayrılır eşinden 

Ben ayrılmam, ayrılmam eşimden 

* 

Aman aman kurdelem yoruldum 

Dalgalı saçlarına vuruldum 

Kepirtepe Köy Enstitüsü´nde yazıldığı için yöresi “Kepirtepe” olarak yer alan 9/8´lik bu türkü, Muzaffer Sarısözen tarafından derlenmiştir. TRT’nin Türk Halk Müziği Kırık Havalar Repertuvar Kitabının 8. Sayfası, 343. Sırasında kayıtlıdır." 

Değerli okurlar; herhâlde bir, belki de iki yazı daha yazacağız; öyle gözüküyor. Çünkü, bugün ancak okul hakkında genel bir bilgi verebildik. Okuldan daha çok, elbette buraya bakarak, özelde kendi dönemimiz ve de okula misyonuyla mütenâsip yepyeni bir çehre kazandırdığına inandığımız Remzi Hocayla ilgili anlatacaklarımız var. Hayırlısıyla tekrar buluşmak ve asıl, birebir canlı hâtıra ve gözlemleri paylaşabilmek dileğiyle cümleye sevgiler-saygılar wes’selâm…