Vali Ekici, ziyaret ve programlarına hafta sonunda da devam etti
Satrancın şampiyonları madalyalarını aldı
Öğrenciler Başsavcı ve Savcı oldu
Bayramın keyfini doyasıya çıkardılar
Bu yazı 30 Eylül 2020, Çarşamba 09:00:54 tarihinde eklendi. 2268 kez okundu.
12 Punto 14 Punto 16 Punto 18 Punto

HAYAL KURMAK - Burcu Çalışkan

HAYAL KURMAK

 

“Önce resmimi hayal ederim, sonra da hayalimi resmederim.” Vincent Van Gogh

Zaman zaman sanki bir yolun ortasında öylece durduğunuz, etrafınızda hızlıca zaman, yollar, mekanlar, insanların akıp, gittiği ve sizin tepkisiz onları seyrettiğiniz oldu mu?

Ben böyle bir boşluğa kolay kolay düşmem ancak bazen sanki sıkı sıkıya tuttuğum hayatımın dümenini birazcık bırakmak istiyorum. Dümen nereye evrilirse oraya gideyim diyorum. Ama bazen bir de bakıyorum ki gemim de savruluyor benimle beraber. O zaman anlıyorum fazlaca teslimiyetçi olmuşum dümene, beni istemediğim çıkmazlara götürmüş. Ve öyle zamanlarda derhal başına geçiyor, yeniden kaptan kimliğimi ortaya çıkarıyorum.

Herkesin kendince iç motivasyon araçları vardır. Kimisi bir müzik açar, kimisi bir dostundan onaylayıcı cümleler duymak ister, kimisi de deniz kenarında kendini dinler ve daha nicesi…

Benimse kesinlikle hayal kurmak. Hayallerimizin bir yerlerde küçük renkli uçan balonlar olarak havalandığını ve zamanı gelince de penceremizde belirdiğini düşünürüm.

Zihnimizde hiçbir engelin olmadığı, kimsenin sınır koyamadığı, uçsuz bucaksız, tamamen bize ait harika bir çalışma alanı hayal kurmak. Bu hayaller belki bazen çok ütopik, bazen çok sınırsız, bazen yakın zamanlı, ulaşılabilir hedefler gibi olabilir. Ancak mühim olan buna ne kadar inandığımız, ne kadar istediğimizdir. Bir başkası için gerçekten imkansız olan bir hayal, bizim için tüm varlığımızla inandığımız renkli balonlarımız olarak bizimle yolculuğa çıkmaktadır.

Son dönemde durup düşünüyorum da hayallerimin peşinden gitmeyeli, onları vakit ayırıp parlatmayalı epey zaman olmuş. Oysa ki bizlerin şahane potansiyellerini performansa dönüştürecek en önemli araçlarımızdır hayallerimiz.

Geçenlerde okuduğum bir araştırmada şöyle diyordu, ölüm döşeğindeki 100 insana hayatlarındaki en büyük pişmanlıkları nedir diye sorulmuş ve hemen hemen hepsi yaptıklarından değil yapamadıklarından pişman olduklarını söylemiş.

Yaşadığımız anın tekrarı yok, olmayacak da. Hepimiz bu gerçeği bilsek de günün telaşında göz ardı ederiz ve bir de bakmışız ki zaman geçmiş bizim hayal balonlarımızın ise havası giderek sönmüş.
Amacım, umutsuz, karamsar cümleler kurmak değil. Tam tersi, içimizde var olan, bizlere bahşedilmiş yeteneklerimizi açığa çıkarmamız gerektiğini vurgulamak. Hepimizin, hayat denen bu olgu ile ödüllendirilmesinin bir sebebi var. Peki bizler neden bu sebebi ortaya çıkarmak yerine, onu yok sayıyoruz?

Eminim birçoğumuz pek çok başarı hikayesi dinlemiş, okumuşuzdur. Orada da vurgulanan, dünyaya damgasını vurmuş ünlü isimlerin yılmadan, kapıları defalarca kez kapansa da yollarından vazgeçmemeleridir. Peki nedir onların böylesi yılmadan yola devam etmelerini sağlayan motivasyon?

Tabii ki hayalleridir…

Ve hepimizin küçük ya da büyük gerçekleştirmek istediği bir hayali bile olsa mutlaka vardır.

Peki o hayalleri hayata geçirmek için bizleri tutan nedir? Öncelikle bunları sorgulayalım ve sonra da olanca inancımızla onlara dört elle sarılalım.

Başlamak için en doğru zaman bu zaman! Hadi alalım elimize boyalarımızı, önce resmimizi hayal edelim, sonra da hayat tuvalimize en güzel resmi çizelim.

Hepinize hayat terazisinde yaptıklarının yapamadıklarına daha ağır bastığı, hayallerini gerçekleştirmek için kendi tuvalinin ressamı olduğu ve istediği renklerle bezeli, harika bir yolculuk dilerim.

Sevgiyle kalın…




Yazdır Paylaş
Diğer Burcu Çalışkan Yazıları
hurfikir.com.tr’da yayınlanan her türlü yazı ve haber kaynak belirtilmeden kullanılamaz. Sayfalarımızda kaynak belirtilerek yayınlanan haberler ilgili kaynağa aittir ve bu haberlerin kopyalanması durumunda, tüm sorumluluk kopyalayan kişi / kuruma ait olacaktır. Başka kaynak veya gazeteden alıntı yazarlar ve site yazarlarına ait yazılardan dolayı Hürfikir Gazetesi sorumlu tutulamaz.
Tasarım by Webdestek