NAPTIN SEN CANAN HANIM, KILICIMIZI KIRDIN. -

Mevzu “Atatürk’e Atatürk densin mi, denmesin mi?”

 Bu tartışma CHP’nin İstanbul İl Başkanından çıktı. Canan Kaftancıoğlu “Atatürk” demek istemiyor. Yine CHP içerisinde kadına bir yüklendiler ki, sorma. Kendime soruyorum, biz bu tartışmaya girelim mi, girmeyelim mi? Atatürk meselesi biraz tehlikeli iştir, sonra altında kalırız. Hani derler ya, ahırda katırla at dövüşürmüş, arada sopayı eşek yermiş. Bizde gariban eşek misali sopayı yemeyelim. Yine çok defa kavgacıları ayırmak isteyen suçsuzlar dayak yiyor bazen de kurşun yiyip ölüyor. Bende üzerime bulaştırmadan, kenarından birkaç laf edeyim istedim. Belki sizin dikkatinizden kaçmıştır benden kaçmadı Kılıçdaroğlu da Atatürk adını kullanmaktan hayli kaçınmıştı da partili çevrelerinde defalarca ikaz edildikten sonra güç belada olsa “Atatürk” demeye başladı. Buna rağmen de “Dersimli olmaktan gurur duyuyorum. Ben Seyidim” ifadeleriyle dolaylı yollardan meydan okumaya devam etti. Bunların ne demek olduğunu erbabı bilir. Mahalle baskısı. Eğer Kılıçdaroğlu Dersimli olmaktan gurur duyuyorsa ve bunu gururla haykırıyorsa ve “ben Seyidim” diyorsa yani Seyit Rıza’nın akrabası olduğunu haykırıyorsa O’nun Atatürk’ü sevmesi mümkün değildir. Adam daha ne desin, ne yapsın?  HDP’lilerle baş başa kaldıklarında neler konuşuyorlar kim bilir. Zaten Canan Hanımı da İstanbul İl Başkanı yapan da, şimdi savunan da kendisidir.  Adam Atatürk demek istemiyor, zorla dedirttiler. Gözcü Gazetesi bu işte başrol oynadı sonunda da Canan Hanım’a Atatürk dedirttik diye manşet attı. Tamam dedirttiniz ama baskıyla oldu arkadaş yani mahalle baskısıyla. İçlerinden neler söylüyorlar kim bilir.

TARİHİMİZİ ATATÜRK’LE BLOKA ETMEK

Demokrat Parti 1952’de Atatürk’ü koruma kanunu çıkarttı. Sonra CHP bu kanunu bir kılıç gibi kullanarak son asır tarihimizi bloka etti. Cumhuriyet tarihimizin tek Mareşal’ı Fevzi Çakmak ne yapmışta Mareşal olmuş bileniniz var mı? (Mareşallık Meydan Savaşı kazanarak elde edilir. Atatürk’ün Mareşallığı Meclis kararıyla yani izafidir) Zafer Bayramı’nı kutladık, Sakarya Zaferini andık Fevzi Çakmak adı hiç geçti mi?

 Sakarya Savaşı’nda Atlı Kolordumuza ait Süvarilerin Trikopis’i esir etmeye ramak kalmışken geriye çekil emri geliyor, bu emri kim verdi biliyor musunuz? “Akman Soyun Şu Çılgın Türkler” kitabından okuyabilirsiniz. İşin aslı şudur. Savaşın en kızıştığı sırada Mustafa Kemal panikleyip ordumuza çekilme emri veriyor. Bunu gören Fevzi Çakmak müdahale ederek Ordumuzun yerinde kalmasını, böylece savaşı mağlubiyetten galibiyete çeviriyor. Bunu kaç kişi biliyor? Bu savaşlar da Genelkurmay Başkanı Fevzi Çakmak’tı savaşın stratejisini o çizmişti Atatürk Meclis Başkanı olarak siyasi otoriteydi. Atatürk’ü Anadolu’ya Sultan gönderdi dediğimizde başımıza taş yağdırıyorlar. Sakin kafayla tarihimizi konuşamıyoruz ki. Tarihimizi bloke edenler maalesef yeraltı masonik çevrelerdir. Buda sabotajın farklı yanıdır.

Canan Hanım, Kılıçdaroğlu gibi bazı radikal solcu ve bölücü çevrelerin Atatürk’le meseleleri Türk Devletiyle olan meselelerinden kaynaklanıyor. HDP ve benzeri çevrelerle ulaşmak istedikleri yer, her neresiyse bu yolculukta Atatürk’ü engel görüyorlar. BU yüzden iç alemlerin bazen dışa vurmasının tezahürünü yaşıyoruz. Saygılarımla