33’üncü 23 Nisan Uluslararası Çocuk Şenliği başladı
Çatı yangını 3 saatte söndürüldü
Selami Tezcan’dan basın açıklaması
Kaymakam Yüce’den 23 Nisan mesajı
Bu yazı 16 Haziran 2020, Salı 08:51:03 tarihinde eklendi. 3269 kez okundu.
12 Punto 14 Punto 16 Punto 18 Punto

HÜMANİSTLİK Mİ? İHANET Mİ? - Doğukan Önal

HÜMANİSTLİK Mİ? İHANET Mİ?

 

Değerli okurlarım,

Bir çoğunuz gibi Rumeli çocuğuyum. Şöyle ki; Dedemin babası şuanda Yunanistan sınırları içerisinde olan Sofulu köyünden, Meriç’in Küplü beldesine göç etmek zorunda kalmış Lozan antlaşmasında  ki nüfus mübadelesinden dolayı. 10 yaşıma kadar köyde büyüdüm, bizi yunanla ayıran Meriç nehridir, bazen balığa giderdik, misineli oltalar vardır bilirsiniz, onları attığımız da karşı kıyıya giderdi, o kadar yakındık göç ettiğimiz, daha doğrusu etmek  zorunda kaldığımız ata toprağına, dedemden dedemin annesinden orayı hep dinler, hasret kalırdık. Ama ata toprağımıza, Rumeli’ye olan hasretimiz hiç dinmedi, dünde bu günde oraya döneceğimizin hayallerini kuruyoruz.

Bakınız; Milli mücadele öncesi ve sonrasında gerek taarruz gerek ise geri çekilme durumunda milletimizin sinesinde en büyük yaraları açan, yakan, yıkan ordu Yunan ordusudur. Yunan mezaliminin şundan 10 yıl önceye kadar bile bahsettiğim topraklarda devam ettiğine emin olabilirsiniz. Halklarını ayrı tutuyorum zira Türkiye’de yaşayan iyi Rumlarda mevcut. Lakin ordu ve yönetim bakımından Türk milletine yegane kin duyan bu zümrenin bu gün savaşa hazırız gibi naralar sallamasının tek ve yegane nedeni inanınız, dedemin, dedelerimin kanları ile mahsuldar kıldıkları Rumeli topraklarını ele geçirmesinden dolayıdır.  Tam 400 yıl bir tek vali ile yönettiğimiz bu güzide toprakların üzerinde yaşayan faşizan zihniyetin bu gün ki Ayasofya yaygarasını çok iyi anlayabiliyorum da, televizyonlarda hatta meclis kürsülerinde Ayasofya’nın ve dahi Sultanahmet camii’inin dahi müze olarak kalmasını isteyen bizden gibi görünüp manevi ve milli bakımdan bizimle tek bir müşterek yönde buluşamayanları hiç anlamıyorum, anlamakta istemiyorum, hatta nefret ediyorum !

Birde diğer taraf var.. Ermeniler… Millet-i sadıka dediklerimiz ve bizden daima hürmet görmüşlerdir. İşte İstanbul piskoposları çıktı; ‘’ Efendim Ayasofya ortak mirastır, eee sonra ? Ya orada Müslümanlar ile hristiyanlar birlikte ibadet etsin, din kardeşliği falan filan’’ ya siz neden bahsediyorsunuz ? Ne anlatıyorsunuz? Bu ülkede fetonun açtığı dinler arası diyalog ihanet ve melanetinin bir kopyası gibi konuşan bu zihniyetin aklında Ayasofya değil , İstanbul ve bil cümle Türk toprağı vardır.

İşte bu sebepten dolayı, programlarda gayri Müslim tebanının hümanistliğine soyunan bizden gibi görünüp biz olmayanların martavallarına aman kanmayın. Biz millet olarak insanın inancına  karışmayız ki kafire acırız, doğruyu görememiştir çünkü, onun cehennemde ki halini düşününce ona merhamet eder, Müslüman olması için dua eder, mücadele ederiz, lakin bu onların bizim kılıç hakkı ile sahip olduğumuz camimiz ve değerlerimiz üzerinde söz haklarının olacağına imkan vermez, vermemeli,veremez!

Çok açık konuşuyorum; Bu gün Ayasofya açılmaz ise, bunların hedefi İstanbul olacaktır. Önemli olan bitmiş, çürümüş, kokmuş Avrupanın ne dediği değil milletimizin ne dediğidir, iç savaşa sürüklenen ABD ve onun kanlı raporlarının değil, Müslüman Türk’ün vicdanının ne dediğidir. Önemli olan Cihan’ın ne dediği değil, Allahın ne dediğidir!

Hümanistlik ile ihanet tarihini ve inancını bilmeyenler için içe içe geçen iki kavramdır.

Vesselam.

Kalın sağlıcakla.

 

Yazdır Paylaş
Diğer Doğukan Önal Yazıları
hurfikir.com.tr’da yayınlanan her türlü yazı ve haber kaynak belirtilmeden kullanılamaz. Sayfalarımızda kaynak belirtilerek yayınlanan haberler ilgili kaynağa aittir ve bu haberlerin kopyalanması durumunda, tüm sorumluluk kopyalayan kişi / kuruma ait olacaktır. Başka kaynak veya gazeteden alıntı yazarlar ve site yazarlarına ait yazılardan dolayı Hürfikir Gazetesi sorumlu tutulamaz.
Tasarım by Webdestek