TOPLANMA ALANI DEĞİL, TOPLANMA VE ACİL YAŞAMA ALANI OLMALI - Servet Şenyiğit

25 Ocak 2020 tarihli Hürfikir gazetesinde bir haber yayınlandı. Haberin başlığı; “Lüleburgaz’ da toplanma alanları merak ediliyor.” Haberi okuyunca ilçemizde 40 adet toplanma alanı belirlenmiş.

Hangi değerlerin ölçüt alındığı , neye göre belirlendiği belirtilmese de 40 alana baktığımızda;  yüzde 57.5 ile 23 alanın okul bahçeleri olduğunu görürüz.

 8 alanın park, 2 alanın Pazar yeri, birer tane olarak da Kongre Meydanı, özel öğrenci yurdu, halk kütüphanesi,  Prof. Dr. Necdet Tekin  Gençlik Merkezi, Tarım Orman Müdürlüğü, DSİ Sondaj Müdürlüğü.

 Bir tanesi de yanlışlıkla Eski Kaymakamlık Binası diye yazılmış. Sanırım, Yeni Tören Alanı demek istenmiştir.

Toplantı alanlarının bazılarında WC bile yok. Bazıları zaten yapı.  En az 500 m2 olması gereken açık alanı bile yok.  Aynı arsa üzerinde kurulu iki ayrı bina ayrı ayrı toplanma alanı olarak listelenmiş. Sanki sayı artırılmak istenmiş gibi.

Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD)‘ın, “Tüm mahallelerde bulunan kamu okulları, camiler gibi yapılar da sismik olarak yeterli durumda ise toplanma alanı olarak kullanılabilirler (JICA, 2002)” denmesine rağmen hiçbir cami avlusunun listede yer almaması da ilginç. Toplanma alanları arasında camiler neden yok?

Bence, vurgulanması gereken toplantı alanı ve acil yaşam alanı olarak tanımlamanın yapılması ve uygulanmaya başlanmasıydı. Tanımladığım tümceden “acil yaşam” ı çıkarırsanız insanı çıkarmış olursunuz ve içini boşaltırsınız. İnsanları bir alana topladınız da, bu insanların en acil gereksinimlerini karşılayamayacaksanız o alanlar ne işe yarar? Birbirini tanıyanlar kim eksik, kim gelememiş gibi ölü ve enkaz altında kalanların araştırılmasına yardımcı olabilirler.

 Sağ kalanların gelebileceği ve WC, su, elektrik, acil ilk yardım, battaniye, temel gıda maddeleri gibi  gereksinimlerin bulunamayacağı birim veya konteynerlerin olmadığı bir alan hiçbir işe yaramaz.

 Konteynerlerin içinde olması gereken malzemeler AFAD’ ın yolladığı listede yazıyor. İlçe belediyeleri bu listede yer alan malzemeleri sağlamaları gerekmektedir. Bu listelerde, kazma, kürek, baret, halat gibi arama-kurtarma malzemelerinin yanı sıra battaniye, jeneratör, ilk yardım çantası da yer almaktadır.

Lüleburgaz’da yaşadığım için ilçemi örnek olarak yazdım. Türkiye’ deki tüm ilçeler için geçerlidir. Tüm belediye başkanlarını duyarlı olmaya ve halklarını bu konuda bilinçlendirmeye çağırıyorum.

servetsenyigit@gmail.com