Tır devrildi, köylü kurtardı
Vali Birol Ekici, şehit ailelerini ziyaret etti
Bugün su kesintisi olacak
HEM’de kursiyerler belgelerini aldı
Bu yazı 08 Şubat 2019, Cuma 09:31:11 tarihinde eklendi. 2695 kez okundu.
12 Punto 14 Punto 16 Punto 18 Punto

KAFKAS KARTALI ŞEYH ŞAMİL - Ahmet Bostancı

KAFKAS KARTALI ŞEYH ŞAMİL

 

Kuzey Kafkasya halklarının, askeri ve dini lideri Şeyh ŞAMİL, 1797 de Dağıstan’ın Gimri köyünde doğdu. Kendisini Kafkasya’nın özgürlüğüne adadı. İslam’ı iyi bilen, tasavvuf ehli bir mücadele adamıydı. Ruslarla otuz beş yıl savaştı. Mücadelesi ile Kafkas halklarını derinden etkiledi. Savaşlarda eşini, çocuğunu, kardeşlerini kaybetse de, direniş ruhunu hiç kaybetmedi.

35 yıllık direniş destanının sonunda, 1859 yılında bütün kaynakları tükendiğinde, etrafındaki birkaç yüz kişiyle, 70 bin kişilik Rus ordusu tarafından teslim alındı… Ama o güne kadar Rusya’ya, Kafkasları dar ederek, onlarca Rus generalini mağlup etti. Çar 1. Nikola ve 2. Alexandr’a dünyayı zindan eden, büyük lider Şeyh Şamil, götürüldüğü Petersburg’da Çar’dan büyük ilgi ve saygı görüp, bir ay sarayda misafir edildi…

Rus Çar’ı ile yaşadığı şu diyaloglar pek meşhurdur. Bir gün Rus Çarı, esaret altındayken Şeyh Şamil’i yemeğe davet eder. Fakat Şeyh Şamil’i aşağılamak için tuzak kurar.  Giriş kapısının boyunu kısaltır. Maksadı başını eğerek Çar’ın huzuruna girmesini sağlamaktır. Böylece kendisine eğilerek saygı duysun ister. Ama bunu hemen fark eden Şamil,  asil ve zekice davranır ve kapıdan içeri sırtına dönerek girer. Böylece Çar’ın tuzağına düşmemiş ve önünde eğilmeden girmiş olur.

Rus Çarı Şeyh Şamil’i yemek yerken pek iştahlı görür. Yanındakilere: “Korkarım bu adam birazdan bizi de yer” diye söylenir. Şeyh Şamil bunu duyunca: “Korkmayın dinimizde domuz eti yemek haramdır.” Der. Çarı hazır cevabı ve zekasıyla susturur.

Daha sonraki yıllarda geri dönmek üzere hacca gitmek için izin ister. Ruslar ailesinden birini kefil bırakmak şartıyla hacca gitmesine izin verirler. Yerine oğlu Muhammed Şefi’yi kefil olarak bırakır. Hacca gitmeden önce İstanbul’a uğrar. Türk halkı kendisini coşku ile karşılar. Zamanın Osmanlı Sultanı Abdulmecid kendisini sarayda ağırlar. Daha sonra Sultan O’na ve beraberindekilere gemi tahsis ederek hacca uğurlar. Gemi Arabistan’ın Cidde limanına yanaşınca orada da büyük coşku ile karşılanır. Hac görevini ifa edip Medine’ye geçer.     Orada 4 şubat 1871 günü vefat eder. Cennetül Baki mezarlığına defnedilerek, çok sevdiği peygamberimize ebediyen komşu olur. Allah Rahmet eylesin. Ruhu şad olsun.

Bazı sözleri…

-Dünyalık menfaat elde etmek için, sevgi gösterisinde bulunan insanlar kadar alçağı yoktur.

-Bizden torunlarımıza kalacak olan en büyük miras, hürriyet uğrunda savaşmak ve Hakkı yaymak uğrunda can vermektir.

-Bir dava, uğrunda ölünecek kadar, değerli değil ise, uğrunda yaşanacak kadar da değerli değildir!...                                                                                                                                                                                                                                

                                                                                                                                      

 

Yazdır Paylaş
Diğer Ahmet Bostancı Yazıları
hurfikir.com.tr’da yayınlanan her türlü yazı ve haber kaynak belirtilmeden kullanılamaz. Sayfalarımızda kaynak belirtilerek yayınlanan haberler ilgili kaynağa aittir ve bu haberlerin kopyalanması durumunda, tüm sorumluluk kopyalayan kişi / kuruma ait olacaktır. Başka kaynak veya gazeteden alıntı yazarlar ve site yazarlarına ait yazılardan dolayı Hürfikir Gazetesi sorumlu tutulamaz.
Tasarım by Webdestek