Murat mahir Altan, depremzedelerle buluştu
Yavuz Muhtar yeniden aday
Vali Ekici, jandarma personeli ile iftar yaptı
Ahmetbey köftesine coğrafi işaret almak için protokol imzalandı
Bu yazı 21 Şubat 2017, Salı 09:22:26 tarihinde eklendi. 687 kez okundu.
12 Punto 14 Punto 16 Punto 18 Punto

EĞER TÜRKİYE' DEKİ VESAYETİ ANLARSANIZ A. TÜRKEŞ VE D. BAHÇELİYİ DE ANLARSINIZ -

EĞER TÜRKİYE' DEKİ VESAYETİ ANLARSANIZ A. TÜRKEŞ VE D. BAHÇELİYİ DE ANLARSINIZ

Alparslan Türkeş’in siyasi hayatı şu haydut "Vesayet"le mücadele ile geçmiştir. Bilirsiniz, A. Türkeş siyaset meydanına 27 Mayıs 1960 darbesi ile çıkmıştı. Daha sivil siyaset meydanını tanımaya başladığında bir de baktı ki devletimizin hükümdarlık alanlarında yabancılar ya da yabancıların adamları cirit atıyor. Bir örnekle iddiamızı pekiştirelim. Başbakanlık yardımcılığı sıfatıyla bir gün iç işleri Bakanlığına gidiyor. Bakıyor ki bir odaya yabancılar girip çıkıyor. Oradakilere "bunlar da kim'dir?"diye sorduğunda "ABD'li dostlarımız, bizden oda istediler burasını verdik" diyorlar. Merhum Türkeş çıldırıyor " ulan biz sömürge miyiz? Derhal kovacaksınız." deyip odayı boşalttırıyor. Amerikalıları kovuyor ama kendisi de Türkiye'den kovuluyor. Hindistan’a sürülüyor, yapmak istediği bir sürü reform yarım kalıyor. O arada Seçim oluyor. Türkiye'de darbe yaptıranlar bütün Demokrat partilileri asıp kesip hapsedip siyaset yasağı da koyupta artık "CHP mutlaka iktidar olur" diye bekledikleri halde Millet CHP dışındakileri seçiyor. Cumhurbaşkanı seçilecek, vesayetin adayı Cemal Gürsel ne olacak? Ordunaryus Profesör Alı Fuat Başgil çıkıp geliyor, Cumhurbaşkanı adayı olacak. Derhal vesayetin haydutları devreye giriyorlar. O bilgili ahlaklı hocayı dövüyor, sövüyor sonunda Türkiye'den kovuyorlar, Ölüm tehditleriyle Gürsel’i seçtiriyorlar. Sonra bütün Türk Milletinin beddualarıyla bu adam ölüyor, bu defa vesayetin adayı General Cevdet Sunay'dır. Yine Meclise Subaylar doluyor seçim yapılacaktır. A. Türkeş'te sürgünden dönmüş Vekil seçilmiştir, Tek başına vesayet haydutlarına meydan okuyor ve aday oluyor. On bir oy alıyor ama olsun, meydan okuduya. O günün Şartlarında bu hareketi bir demokrasi kahramanlığıdır. Bu defa 1980, gelip çatıyor. Yine darbe oluyor. Bu darbe ise A. Türkeş ve kadrosuna karşı yapılıyor. Nereden mi? Bir kere eğer darbe olmasaydı A. Türkeş ve Milliyetçiler iktidara yürüyorlardı. İkincisi de A. Türkeş'i beş seneye yakın içeride tuttular. Bütün kadrosunu dağıttılar, kimisini astılar, kimisini de beş, on, yirmi yıl zindanlarda tuttular. Zaten subaylığı döneminde 1944'te de İnönü Diktatörlüğüne ve de vesayetine karşı çıktığı için yine zindanlara atılmış, işkenceler görmüştü. Bütün bu işkencelere, baskılara rağmen A. Türkeş vesayetle savaşmaktan vazgeçti mi? Yine sevenlerini toparladı, partisini kurdu, yine mücadelesini yürütmeye başladı. Fakat bu defa önüne yüzde on barajı vardı, ne yapmalıydı? Çok stratejik bir hamle yaptı ve kendisi gibi önü kesilmeye çalışılan selamet partiyle ittifak yaptı, vesayet haydutlarını çıldırttı, yüzde on yedi oy alarak Türkiye'nin önünü açmış oldu. Zira o seçimle ve ittifakla T. Erdoğan İstanbul Belediyesini kazandı ve Türk Kamuoyu tarafından tanındı, bu günlere geldik. Alparslan Türkeş sağlığında iktidar olamadı ama vesayetle savaşta çok büyük hizmetler başardı, ruhu şad olsun. D. Bahçeli'de aynen merhum A. Türkeş'in yaptığını yapıyor. A. Türkeş siyasi hayatında hep Başkanlığı savunuyor. D. Bahçeli'de şimdi onu yapıyor. Türkiye'de şu "Vesayet" dediğimiz illetin Meclisteki temsilcileri her zaman CHP olmuştur. Ne zaman Cumhurbaşkanları seçilecek olsa CHP zorluklar çıkarmış, bazen Meclisi terk etmiş, yani grev yapmışlar, bazen kavga gürültü çıkarmışlar, her zaman Türkiye'nin önünde adeta bir engel, bir tıkaç olmuşlardır. "Özgürlük, Demokrasi" diye bir yerlerini yırtarlar. "Haydin, Millete" dendiğinde ise nasıl kaçacaklarını şaşırırlar. Bundan sonra her şeyin hakimi Millet olacaktır. Saygılarımla...

Yazdır Paylaş
Diğer Yazıları
hurfikir.com.tr’da yayınlanan her türlü yazı ve haber kaynak belirtilmeden kullanılamaz. Sayfalarımızda kaynak belirtilerek yayınlanan haberler ilgili kaynağa aittir ve bu haberlerin kopyalanması durumunda, tüm sorumluluk kopyalayan kişi / kuruma ait olacaktır. Başka kaynak veya gazeteden alıntı yazarlar ve site yazarlarına ait yazılardan dolayı Hürfikir Gazetesi sorumlu tutulamaz.
Tasarım by Webdestek