Lüleburgaz’da geçtiğimiz hafta 5 tane motosiklet kazası oldu. Bir kazada ise öğrenci ağır yaralandı. Bu motosiklet kazalarının en büyük sorumluları bencil motosiklet sürücüleri ve onlara engel olmayan yetkililerdir.
Bu nedenle yetkililer motosiklet kazalarına sebep olan, plakası olmayan ve araç trafiğine kapalı caddede yayaların hayatını tehlikeye düşüren bu sürücülere asla izin vermemeleri gerekmektedir.
Belki vatandaşları pek düşünmüyorsunuz ama, bu motosikletlerden biri yarın öbür gün sizlerin eşine, oğluna, kızına, sevdiğiniz müdüre veya yardımcınıza çarparsa o zaman kesin bu sorunu çözersiniz herhalde.
X x x
Şimdi gelelim, ülke gündemi de olan seçimlere; Geçtiğimiz günlerde bir yerde sohbet etmek lazım. Bana bir tanesi; “Bu seçim de ne yapmak lazım?” dedi. Ben de “Hırsızlara oy vermemek lazım” dedim. Bu sefer bu soruyu soran kişi bana “Ne istiyorsun bu AK Parti’den ?” dedi. “İyi de ben parti ismi vermedim.” Dedim. Bu sefer de bana “Ben AK Parti’yi kastettiğini anladım” dedi. Artık bundan sonrasını yorumlamak size kaldı.
Şimdi AK Parti ile diğer partiler arasında ki farkı söyleyelim. AK Parti diyor ki; “Ey emekli ve asgari ücretli sizin hakkınız aylık bin 500 TL. Ama ben bunun bin TL’sini veriyorum. Kalanını bana oy verirseniz alırsınız. Benim partimize üye olursanız alırsınız” diyor. Diğer partiler ise “Ey emekli ve asgari ücretli sizin hakkınız aylık bin 500 TL. Ben bunu size vereceğim. Çünkü bu sizin hakkınız. Ben iktidara geldikten sonra hakkınızı size vereceğim. Bunun karşılığında sizin partime üye olmanız veya oy atmanız gerekmiyor.” Diyor.
Durum açık bir şekilde ortadayken, daha fazla düşünmenin gereği var mı? Kalın sağlıcakla….