CUMHURBAŞKANIMIZ DEDİ “ BUNLAR MOSSAD’LA BERABERLER” -

Bir Türk takımı veya sporcusu, bir İsrail takımıyla veya sporcusuyla maç yapsa, siz hangisini tutarsınız? Sizi bilmem ama ben bazen böyle bir durumda mesela bir güreşçimizi seyrederken maç bitiminde kendimi oturduğum koltuktan birkaç metre uzakta buluyorum. Kendi sporcumuzu desteklerken sanki kendim maç yapıyor gibi oluyorum. Peki, Türkiye başka bir devletle menfaat çatışması yaşasa, siz kimden yana olursunuz?

Olmasın ama mesela Türkiye,  İsrail ile savaş yaşasa silahlı çatışma olsa, siz kimin kazanmasını istersiniz? Yahu bu sorular çok uçuk sorular değil mi? Sadece uçuk değil aynı zamanda da çok alçak sorular. Ama neylersin ki mesele tam da bu noktadadır. Paralel yapıdan bahsederken Cumhurbaşkanımız geçen günü “Bunlar MOSSAD’la iş tutuyorlar” dedi. Bunu biliyorduk yani anlamıştık ama bu kadar açık bir şekilde Türkiye’nin en yetkili kişisi tarafından söylenmesi kafalardaki bütün şüpheleri de gidermiş oldu. “Evet, bunlar MOSSAD’ın emrindedir.” MOSSAD nedir, kimdir? MOSSAD, İsrail’in gizli istihbaratıdır. Dünyanın en güçlü teşkilatıdır. Amerikan CIA’sı, Rus KGB’si, İngiliz M.16’sı veya dünyanın diğer devletlerine ait istihbarat teşkilatları MOSSAD yanına yaklaşamaz bile. Çünkü CIA, M.16 gibi istihbaratlara da en güçlü şekilde sızmıştır. Onları da yönlendirirler. Ve İsrail lehine haber toplar, eylemler planlarlar.

Bazı konuşmacılar ölçüyü kaçırıp “Yahudi Türkiye’de İsrail’den daha güçlüdür” deyiveriyorlar. Eski dışişleri bakanlarımızdan Kamuran İnan’da bir konuşmasında “Türkiye’de birçok ülkenin lobisi vardır. En zayıf lobi Türk lobisidir” demişti. Yanlış anlamayın Türkiye’de. Bir de şu tartışma mevcuttur. “Türkiye’de İsrail mi daha güçlüdür yoksa Türkiye mi?” yine yanlış anlamayın Türkiye’de. Böyle bir tasnifi yaparken Türkiye’de “Türkiye’den yana olanlar, İsrail’den yana olanlar” şeklinde listemizi yaparken kimi, hangi kuruluşu ne tarafa yazacağımız hususunda İsrail yanına yazacaklarımıza paralelde eklendi. Mesela şöyle sıralayabiliriz. Haliyle bütün Yahudiler tabi ki İsrail’den yanadır. Arkasından Masonlar gelir, daha sonra Lionslar sonra Rotaryanlar. Şimdi de paraleller. Bunlarla bitmez. Zira Siyonist MOSSAD çok prensipli, çok şeytanca çalışır. Birçok kendisini akıllı sanan aptalı kullanırlar da haberleri bile olmaz. Masonları bile derecelendirirler. En yüksek Mason derecesi 33’e kadardır. 33 dereceye ulaşmış bir Mason ya bizatihi Yahudi ırkından gelir ya da kendisini kayıtsız, şartsız, sualsiz Yahudi menfaatlerine teslim etmiştir. Bir MOSSAD ajanı insanlara bakar. İnsanların bazılarında bazı şeylere karşı zafiyet vardır. Kimisi paraya kimisi kadına kimisi şan ve şöhrete düşkün olur. Siyonist’in ajanları böyle insanlara yaklaşırken bu zaaflarından bol bol istifade eder. Lions ve Rotaryan arkadaşlar belki de bana kızabilirler. Ama kendileri ne düşünürse düşünsünler o teşkilatları kuranlar ve ta ABD’den gelip seminerler verenler, bu işi yaparlarken topluluğa bakıp “Bunlardan ne kadar iş çıkar? Ne kadar istifade edebiliriz?” diye düşünürler. Tıpkı kasabın sığırları inceleyip “ne kadar et ne kadar sucuk çıkar” diye hesap etmesi gibi. MOSSAD’ın resmi kadrosu 70 bin civarındadır. İsrail’in silahlı güçler mevcudu 250 bin olunca MOSSAD’ın gücünü siz hesaplayın. Bir de kullanılan aptalları katarsak bu sayı milyonları aşar. Ben elimden geldiğince MOSSAD’dan yana değil kendi devletimden yana kendi idarecilerimizden yana olmaya çalışıyorum.

Saygılarımla