Bulgaristan’a giden otobüs devrildi; 11 kişi yaralandı
Vatandaşlardan Ak Partiye Teşekkür
Köprü ayağına çarptı-1 Yaralı
Alevi-Bektaşi camiasının acı günü
Bu yazı 13 Ocak 2015, Salı 09:17:58 tarihinde eklendi. 723 kez okundu.
12 Punto 14 Punto 16 Punto 18 Punto

DENİZ MEDYASI, HAVUZ MEDYASI, YALAK MEDYASI, SALAK MEDYASI -

DENİZ MEDYASI, HAVUZ MEDYASI, YALAK MEDYASI, SALAK MEDYASI

Birkaç ağa bir sofrada yemek yerken birisinin sakalına bir pirinç tanesi yapışmış. Dalkavuklarından birisi “Efendimiz gül dalına bir bülbül kondu” diye ikaz etmiş. Ağa da mendiliyle silerek vaziyeti idare etmiş. Yemekteki ağalardan birinin bu davranış çok hoşuna gitmiş. Yavaşça tuvalete çıkmak bahanesiyle hizmetçisini çağırarak tembih etmiş “yemekte ben sakalıma bir pirinç tanesi düşüreceğim. Sende aynen, gül dalına bülbül kondu dersin” demiş. Yemeğe dönmüş aynen sakalına bir pirinç düşürmüş. Fakat hizmetçinin aklına bir türlü o söz gelmiyormuş. Birazda heyecandan en sonunda “Efendimiz heladaki sakalınıza kondu” deyivermiş.

“Bu hikâye de nereden icap etti.” diyebilirsiniz. Anlatayım. Tayyip Erdoğan çevresine bazı gazeteleri aldırdı. Muhalefet bu gazetelere “Havuz Medyası” diyor. Ana muhalefette bu havuz medyasından çok esinlenmiş ki onlar da benzeri bir medya oluşumuna gitmek istemişler. Fakat kendilerine bağlı belediyelerden bu maksatla topladıkları paraları birileri iç edivermişler. Ya da iç mi etmişler, yoksa piç mi etmişler? Her ne yaptılarsa medya işini başaramamışlar. Olsaymış başına da Aydın Doğan’ın prenslerinden Uğur Dündar’ı getireceklermiş. Bende bu medyanın adına “Salak Medyası” adını verdim. Çünkü “tuvalettekine” dönmüş.

Böylece Türkiye’de dört çeşit medya var. 1- “Deniz Medyası” Bu medya Deniz aşırı güçler tarafından beslenir. Dünya Siyonist teşkilatlarının sınırsız paralarından beslenen bu medya için Deniz Baykal bir Salı grup konuşmasında şöyle demişti: “Yabancı bir ülke (İsrail) Türkiye’den bir şey isteyipte alamadığında bizdeki bir takım medya vermeyen hükümetler aleyhinde kampanya başlatır. “Bu ne demek oluyor?” Sahi ne demek oluyor? Şu demek oluyor. Çünkü o medya Türk medyası değil de ondan. Deniz Baykal’ı da onlar yediler. Bilhassa bu konuşmasından sonra. Ben bu medyaya “Deniz Medyası” diyorum. Belki de okyanus demelidir.

İkincisi muhalefetin “Havuz Medyası” dedikleridir. Bu medyayı gerçekten de Tayyip Erdoğan çevresine aldırdı. Çokta iyi yaptı. Hatta ben Cumhuriyet tarihinin en hayırlı teşebbüsü diyorum buna. Neden mi? Çünkü o Siyonist çetelerin medyasının yaydığı yalan ve iftiralara doğrusunu anlatacak bir medyaya ihtiyaç vardı da ondan.

Bir de “Yalak Medyası” var. Onlar da şunlar; milletten zekât, fitre, kurban paraları toplayarak kapı kapı dolaşarak abone toplayan medya. Son zamanlarda “Havuz Medyası” dediklerine durmadan saldıran bu medyanın kendi sicilleri sanki çok parlakta. Ben zamanımın ve zeminimin yettiği kadarıyla bunları da takip etmeye çalışırım. Her sabah televizyonlar basın özeti verirler. Her televizyon kendi misyonuna en yakın gazetelerin özetini verir. Cumhurbaşkanımızın ve hükümetin “paralel çete” dediği o medyanın sabah özetlerinde 1960 darbesinde en çok yalan yazan en alçakça iftiraları manşet yapan gazeteler en önde geliyor. Bizim nezdimizde sicili en bozuk olan gazeteler, (onların tabiriyle) hizmet hareketinin televizyonlarının en muteber gazeteleri oluyor, hey kahpe dünya. Ben bunların yalanlarını her sabah dinliyorum. Kimlerin aleyhinde yazarlarsa, kimlerin aleyhinde iftiraları sıralarlarsa, benim için o günün kahramanı o oluyor.

Açıyorum Siyonist’in veya paralelin (fark etmiyor) gazetesini veya televizyonunu o gün kime iftira var. “İşte o günün gazisi, o günün şereflisi” diyorum.  Çünkü Siyonist’ten veya emrine girenden siz doğru haber mi duyacaktınız? O ne zaman olmuş ki? Siyonist veya köpekleri bir gün bu ülkede iyiye iyi, kötüye kötü derlerse bilin kıyamet alametidir.

Saygılarımla

 

 

 

Yazdır Paylaş
Diğer Yazıları
hurfikir.com.tr’da yayınlanan her türlü yazı ve haber kaynak belirtilmeden kullanılamaz. Sayfalarımızda kaynak belirtilerek yayınlanan haberler ilgili kaynağa aittir ve bu haberlerin kopyalanması durumunda, tüm sorumluluk kopyalayan kişi / kuruma ait olacaktır. Başka kaynak veya gazeteden alıntı yazarlar ve site yazarlarına ait yazılardan dolayı Hürfikir Gazetesi sorumlu tutulamaz.
Tasarım by Webdestek