Bulgaristan’a giden otobüs devrildi; 11 kişi yaralandı
Vatandaşlardan Ak Partiye Teşekkür
Köprü ayağına çarptı-1 Yaralı
Alevi-Bektaşi camiasının acı günü
Bu yazı 05 Aralık 2014, Cuma 09:13:29 tarihinde eklendi. 498 kez okundu.
12 Punto 14 Punto 16 Punto 18 Punto

SİYONİST ÇETELER KADINIMIZIN PEŞİNİ BIRAKMAZLAR -

SİYONİST ÇETELER KADINIMIZIN PEŞİNİ BIRAKMAZLAR

Napolyon diyor ki “Milletleri yücelten iki şey vardır. Birincisi kadınlarının namuslu olması. İkincisiyse erkeklerinin cesur olmasıdır. Bu iki haslet ise en bariz bir şekilde Türklerde mevcuttur.”

Maraş sokaklarında gezinip duran Fransız askerleri ne zaman ki kadınlarımızın başörtülerine ellerini uzattılar? Ondan itibaren önce sütçü imamın silahı, sonrada bütün bir Maraş halkı patlayıverdi. Gazi Antep te öyledir. Şehir sokaklarında gezinen Fransız işgal askerleri on bir yaşlarındaki “şehit Kamil’in annesinin baş örtüsüne musallat olduğundan önce Kamil saldırıp şehit oldu, arkasından bütün bir Antep halkı geldi ve “gazi” oldular.

Evet kadın, eştir, anadır. Aynı zamanda da namus timsalidir. Namus, duygusu henüz zayi olmamış toplulukların kadınına dokunan yanar.  İşte bu yüzden, milletimizin reflekslerini  yok etmeye çalışan mason ve Siyonistler, durmadan kadınımıza saldırırlar. Ellerindeki medya gücünün en çok yaptığı hep budur. Önce “başörtünü çıkart” derler. Sonra “elbiseni daralt, eteğini kısalt.” Derler. Sonra evlilik ve aile nizamının kötülüklerini anlatmaya başlarlar. “koca kahrı çekilmez” derler. “Çocuk ve koca özgürlüğümüzü kısıtlıyor” derler. “Bu asırda bekaret aramak çağ dışılık” derler “kadın cinsel bakımdan da özgür olmalıdır” derler.

Velhasıl Siyonist çetelerin en beğendiği kadın tipi “geceleri nerede kaldığı belli olmayan, sokaklarda üç kuruşa pazarlanan kadınlardır” çünkü onlardan ne aile, ne cemiyet, ne anne, ne bir millet oluşturulur.

Milletlerin ve medeniyetlerin çürümesi, içten içe tükenmeleri de genellikle bu yüzden olur. İşte Avrupa’nın karşı karşıya kaldığı da zaten budur. Siyonist ve masonlarında yapmak istedikleri de budur. Onun için gazetelerinde ve televizyonlarında hep, hangi artist dün kiminle, bu gün kiminle yaşıyorlarmış. Hangi süslü bayan ayda, haftada kaç erkek değiştirmiş? Dün kiminle, bugün kiminleymiş? İşleri güçleri böylesi adi, alçak hayatların propagandasını  yapmak. Onların pespaye ve rezil hayatlarına genlerimizi özendirmek, böylece de milletimizi kökten imha etmektir. Hedef ve gayeleri budur. Keşke bunu yapmasalar da ülkemizin muhtelif şehirlerinde birkaç atom bombası patlatsalardı eminim bu kadar yıkıcı ve tahrip edici olamazlardı. Koç ailesi Siyonistlerle iç içe olan ülkemizin en büyük iş adamıdır. “Aile planlaması vakfı” diye bir vakıf kurdular. Ülkemizin Türklerin çoğunluktan olduğu bölgelerinde halkımıza “Nasıl çocuk yapılmaz” dersleri öğrettiler. Şimdi böylesi Siyonist propagandalar neticesinde Trakya bölgemizde kimse çocuk yapmıyor. Sokaklarımız “Pavyon meyhane “ benzeri batakhanelerle doldu. O, izbeliklerde milletimizin köküne kanser hücreleri sokuyor. Namuslar kirletiliyor. Milletimiz diri diri gömülüyor. Medeniyetimiz çürütülüyor. Bir zamanlar, dünyaya nizam veren, haçlı eşkıyaları titreten alperenlerin evlatları simdi alkol alıp sızıp sokaklarda boylu boyunca uzanmış yatıyor.

Ben, kadınlar gününü herkes anarken,  televizyonlarda her kafadan bir ses çıkarken bunları anlıyorum, bunları düşünüyorum. Bir milletin en büyük dayanağı kadındır, anadır. Milletleri bozanda inşa edende , kadın çözülürse medeniyet çürür. Onu iyi koruyalım 

 

Saygılarımla…

Yazdır Paylaş
Diğer Yazıları
hurfikir.com.tr’da yayınlanan her türlü yazı ve haber kaynak belirtilmeden kullanılamaz. Sayfalarımızda kaynak belirtilerek yayınlanan haberler ilgili kaynağa aittir ve bu haberlerin kopyalanması durumunda, tüm sorumluluk kopyalayan kişi / kuruma ait olacaktır. Başka kaynak veya gazeteden alıntı yazarlar ve site yazarlarına ait yazılardan dolayı Hürfikir Gazetesi sorumlu tutulamaz.
Tasarım by Webdestek