BU HENGAMEDE CHP’DE MİLLİLEŞSE İYİ OLUR -

Muharrem İnce diyor ki; “ Ben Grup Başkan Vekiliyim. Cumhurbaşkanı adayımızı televizyondan öğreniyorum.”

Sevgili Muharremciğim, Ekmeleddin Bey’in sizin cumhurbaşkanı adayınız olduğunu sen bilmiyordun da sanki genel başkanınız Kılıçdaroğlu biliyor muydu ki?

O da belki bir saat belki de birkaç dakika önce öğrenmiş olabilir.

 Yani genel başkanınız da sizden farklı değil.Peki kim biliyordu bunu? Rahmi Koç, Süleyman Demirel ve Amerikan büyük elçisi biliyor idi.  Yani bana göre süreç şöyle gelişti:

Amerika’da düşünüldü, taşınıldı oradaki en büyük Siyonist patron kararını verdi. Pensilvanya’da ki beyefendinin de kulağına duyuruldu. Türkiye’deki elçi harekete geçti.

 “ Demirel ve Koç” devreye girdi. Aydın Doğan vazifelendirildi. İlk teklifi Aydın Doğan Hac bahanesiyle Suudi Arabistan’a gittiğinde Ekmeleddin Bey’le görüştüğünde yaptı. “Pensilvanya’nın, Demirel’in, Koç’un, Aydın Doğan’ın, Amerikan Elçisi’nin” haberleri olup da onayları alındıktan sonra, Kılıçdaroğlu’na vazife verildi ve o da Türkiye’ye ilan etti. Daha önce CHP’den hiç kimseye sorulmadı, hatta söylenmedi bile.

İşte örneği; Muharrem İnce meclisteki CHP’nin en iyi hatibidir ve de grup başkan vekilidir. Yani mecliste CHP genel başkanını temsil eder. CHP’nin cumhurbaşkanı adayını televizyonda haberleri dinlerken öğreniyor iyi mi?

Ben hep söylüyorum. Deniz Baykal gerçek bir genel başkan idi.  Ona Koç, Aydın Doğan falan emir veremezdi. Onu bir kaset operasyonu ile indirdiler, CHP’yi birileri ele geçirdiler.

Başbakanın dediği gibi şimdi CHP’nin başında bir genel başkan yok, bir “genel müdür” var. O genel müdüre üstleri neyi emrederlerse, yapmak mecburiyetindedir.

“Keşke öyle olmasa”

Keşke CHP milli bir parti olsa. Keşke başında bu ülkenin değerlerine bağlı gücünü sadece Türk Milleti’nden alan bir parti olsa.

Keşke CHP de “ köprü yaptırmam, havaalanı yaptırmam, santral, yol yaptırmam” partisi olmasa da “ Daha iyisini isterim, daha fazlasını isterim, trenin daha hızlısını isterim.” Diyen bir partimiz olsa.

Keşke CHP’de milli bir parti olsa da “ Sokak eşkıyalarını destekleyen, Alevi bölücülüğünü körükleyen, ülkemizi yabancılara şikayet eden, ekonomimizi sürekli baltalayan, devletimizin dış politikasını sürekli sabote eden” bir durumdan kurtulsa. Deniz Baykal’da bunları görüyor muydunuz?

Hükümetlere o da muhalefet ediyordu hem de ne muhalefet. Lafın en sivrisini söylüyordu ama asla ülkesinin milli menfaatlerine ihanet etmiyordu. Milliydi, milli.

Ülkemizin zararından sadistçesine zevk alanlardan değildi. Her ne söylerse “Bu CHP’nin sözüdür, Ana muhalefetin sesidir” diye dinliyorduk.

Şimdi Kılıçdaroğlu konuştuğunda bu sözler “Bu sözler acaba kimin Pensilvanya’nın mı? Koçların, Doğanların mı? Yoksa ABD Elçiliğinin mi?” ayırt etmekte sıkıntı çekiyoruz.

Şimdi CHP’de bir kongre görünüyor. Yine Kemal Kılıçdaroğlu alacak gibi. Çünkü arkası kuvvetli.

Doğan Medya Grubu emrinde bir de Pensilvanya Paralel Medyası var. Kesin kazanır.

Ama ben yine de CHPlilere sesleniyorum. “ Partinizi kurtarın” ülkemizin menfaati bu yöndedir.

                                                                                                                            Saygılarımla