Murat mahir Altan, depremzedelerle buluştu
Yavuz Muhtar yeniden aday
Vali Ekici, jandarma personeli ile iftar yaptı
Ahmetbey köftesine coğrafi işaret almak için protokol imzalandı
Bu yazı 22 Nisan 2014, Salı 09:18:34 tarihinde eklendi. 433 kez okundu.
12 Punto 14 Punto 16 Punto 18 Punto

ABD yeleğiyle gerdeğe girmek! -

ABD yeleğiyle gerdeğe girmek!

Gördünüz mü Amerikan Büyük Elçisini?

Seçim bitti Hükümet daha güçlü olarak çıktı. Amerikan Büyük Elçisi doğru soluğu Ak Parti Genel Merkezi’nde aldı.

“Amerika, Türkiye ilişkilerinin öneminden, güzelliğinden, Türkiye’yi ne kadar sevdiklerinden” bahsetti. İşte budur.

Oysa seçimden önce neler yapıyordu? Kimlerle görüşüyordu?

Kemal Kılıçdaroğlu’yla görüşmüş, hem de onu kendilerince en güvenli yer olarak bildikleri elçiliğe çağırmışlar. Orada görüşmüşlerdi. Daha öncede Amerika’ya çağırıp gerekli tembihatı vermişler, eline de bir takım kasetler falan tutuşturup meydana öylece salıvermişlerdi. Ne oldu? Kasetler, yalanlar, Amerikan Pensilvanya planları tutmadı, işe yaramadı. Ellerindeki paralel ve Mason medyasının da bir etkisi olmadı. Türk Milleti bu oyuna gelmedi.

Oysa Elçi Efendi yaptıkları planlara çok güvenmişti. O yüzdende Kılıçdaroğlu’yla görüşmelerinde ihtiyatı falan terketmiş, gizlilik mizlilik kalmamış alenen, açıkçasına görüşür konuşur olmuşlardı. Hatta hızını da alamamış bir ara “İmparatorluğun çöküşünü seyredeceksiniz” deyivermişti.

“İmparatorluk kurma yıkma işi bizim işimizdir”

Tarihe bir bakıver kaç imparatorluk kurmuş, kaç tanesini yıkmışız, anlarsın.

Ha, burada Elçinin kastettiği imparatorluk, Ak Parti iktidarıdır, anlıyoruz.

Eğer onunda yıkılması gerekirse, onu da yüce Türk Milleti yıkar. Amerika değil. Bu millet birkaç palyaçoya teslim olacak bir millet değildir.

Eğer Amerika Türkiye’yle iş yapacaksa gidip görüşeceği kişiler bellidir. İşte seçimden sonra adresi doğrultmuşa benziyor. Doğru soluğu iktidar partisinin genel merkezinde almış. Seçimden önce CHP’yle idi, seçimden sonra Ak Partiye ram oldu. İşte budur. Türk Milletinin gücünü anlayacaksın ve kabul edeceksin.

Kemal Kılıçdaroğlu’na gelince “El yeleğiyle gerdeğe girilmez.” Seçimden önce Amerika’ya çok güvendiler. Sadece elçilikten değil, Boğaz’ın muhtelif yerlerindeki yalılarda gizli toplantılar yaptılar. Amerika’ya çok güvendiler. Amerika’nın emrindeki paralel yap ıyada güvendiler.

Ellerine, gerek paraleller, gerekse o Masonik çevreler ne tutuşturdularsa o malzemeyle seçim süreci yürüttüler. Yaptıkları seçim konuşmalarında kendileri ne ve Türk Milletine ait hiçbir şey yoktu.

Ne oldu? Eğer bir siyasi parti bu kadar çok yabancılara yaslanırsa sadece oy kaybetmez. Diğer kaybettikleri oydan çok daha önemlidir. Bak işte, seçim bitti kaybedenler çöpe atıldı. Amerikalı doğruca kazananın yanına koştu. Peki hani o seçim öncesi tavırlar?

Onlarda bir acı kahvenin kırk yıl hatırı falan yoktur. Bazen erkekçe kaybetmek, kalleşçesine kazanmaktan iyidir. Haa, her gün bin defa tekrar ettiğimiz şu iftiralara bel bağladınızsa, onlara inanmadık, inanmıyoruz. Türk Milleti de inanmadı. Hani yalancının evi yanmışta kimse inanmamış. Siz yalanında itibarını beş paralık ettiniz. Yani yalanda manasını sayenizde yitirdi.

Geçmişte bu millet, yalanlarınıza kaç demokrasi şehidi verdi. Siz ise o kadar hoyratça kullandığınız şu “yalan” silahınızı beş paralık ettiniz.

Bundan sonraki geleceğinizi yalan ve iftiralarda değil, doğruluk ve projelerde arayın.

 

Boş verin size akıl veren Pensilvanyalısını, Amerikalısını. Saygılarımla.

Yazdır Paylaş
Diğer Yazıları
hurfikir.com.tr’da yayınlanan her türlü yazı ve haber kaynak belirtilmeden kullanılamaz. Sayfalarımızda kaynak belirtilerek yayınlanan haberler ilgili kaynağa aittir ve bu haberlerin kopyalanması durumunda, tüm sorumluluk kopyalayan kişi / kuruma ait olacaktır. Başka kaynak veya gazeteden alıntı yazarlar ve site yazarlarına ait yazılardan dolayı Hürfikir Gazetesi sorumlu tutulamaz.
Tasarım by Webdestek