Murat mahir Altan, depremzedelerle buluştu
Yavuz Muhtar yeniden aday
Vali Ekici, jandarma personeli ile iftar yaptı
Ahmetbey köftesine coğrafi işaret almak için protokol imzalandı
Bu haber 02 Ağustos 2021, Pazartesi 10:32 tarihinde eklendi. 1257 kez okundu.
12 Punto 14 Punto 16 Punto 18 Punto

Kıssadan Hisse

Sevgili dostlar 2 aylık bir tatil döneminden sonra yazılarıma bu hafta itibari ile kaldığımız yerden devam edeceğim.
Kıssadan Hisse  

Bu hafta ki yazıma geçtiğimiz günlerde geçirdiğimiz kurban bayramı dolayısı ile bir hikaye ile başlamak istiyorum.

Zamanın birinde bir köy kuraklıktan kırılıyormuş, her gün yağmur duasına çıkıyorlarmış.

Yağmur yağsın diye ilk gün koç ikinci gün tosun üçüncü gün deve kesmişler.

Yok Allah yok, bir damla düşmemiş, yine yağmur duasından dönerken biri köyün önünden geçen Bektaşi babasını görür.

Cemaate dönerek

"Ey cemaat bakın Bektaşi babası geçiyor bunlar ağzı dualı kullardır duaları kabul olur hayır duası isteyelim" der.

Cemaat koşarak Bektaşi babasının önüne gelir, cemaatten en yaşlı olan

"Ey babaerenler ne olursa senden olur dua ettik kurban kestik ama aylardan beri bir damla yağmur düşmedi bir dua etsende yağmur yağsa" der.

Bektaşi babası "Dua işi kolay hele bir köyünüzü gezelim" der.

Bektaşi babası önde cemaat arkada başlarlar köyü gezmeye.

Evler güzel yapılardan olmuştur, derken Bektaşi babası köhne bir evin önünde durur.

"Ey cemaat bu ev kimin" der.

Cemaatten biri

"Bir dul ve iki yetimin evi" der.

"Hele vurun kapısına da görelim şunları" der

Kapı vurulur dul ve iki yetim kız dışarı çıkar.

"Merhaba bacım" der Bektaşi babası

"Merhaba babaerenler" der kadın.

Bektaşi babası bir kadına bir iki yetim kız çocuğuna bakar ve küçük kıza sorar.

Kızım söyle senin Allah'tan dileğin nedir ?

"Yağmur yağmaması" der

Neden kızım ?

"Yağmur yağınca evimizin damı akıyor ıslanıp hasta oluyoruz" der.

Büyük kıza sorar

Kızım senin yaradandan dileğin nedir?

"Yağmur yağmaması babaerenler" der.

Neden kızım ?

"Yağmur yağınca ayakkabılarımız yırtık ayaklarımız ıslanıyor ve hasta oluyoruz" der.

Bu cevaplar karşısında Bektaşi babası cemaate döner ve

"Ey erenler, siz yaradanın bir dul ve iki yetimini görmeyip ihtiyaçlarını gidermemişsiniz yaradan sizi neden duysun" da rahmeti ile sizi bereketlendirsin" diye sorar.

Hatalarını anlayan cemaat usta getirip evin her yerini onartırlar, sonrada kadın ve kızların tüm eksiklerini yerine getirirler.

Kadın ve yetim kızlar sevinçten çok mutlu olurlar.

Bu üç garibin ihtiyaçlarının giderildiğini gören Bektaşi babası köyü terk etmek için yola düşer.

Köylü bektaşinin önünü kesip "babaerenler hani bizim yağmur duası" derler.

Bektaşi babası

"Ey erenler siz o Allah'ın üç kuluna yardım ederek hayır duasını aldınız, gerisi yüce mevlaya kalmış" der ve köyden ayrılır.

Ne zaman Bektaşi köyden çıkar bir gök gürültüsü ardından yağmur yağmaya başlar.

Nasıl ki o üç garibin ihtiyaçları giderilmeden köye yağmur yağmamışsa ülkemizde de milyonlarca aç ve ihtiyaç sahibi varken kestiğimiz kurbanların da kabul görmesini beklemek bana çok mantıklı gelmiyor.

Bu kirlenmiş dünyayı yaşanılır kılan

nedir

bilir misiniz ?

"Yaradılanı sev, yaradandan ötürü"diyen Yunus'u,

"Dili, dini, rengi ne olursa olsun iyiler iyidir"diyen

'Hace Bektaş Veli'si,

"Ne mutlu eğri zamanda doğru yerde durabilene"

diyen

Pir Sultan Abdal'ı,

"Beni hor görme gardaşım,

sen altınsın da ben tunç muyum?"

diyen Veysel'i,

"Kötü insanların türküleri yoktur"diyen 'Neşet Ertaş'ı,

"Bütün aşklardan yücedir, insanın insanı sevmesi"diyen Mahsuni'si,

"Sana düşman

bana düşman,

düşünen insana düşman, vatan ki bu insanların evidir, sevgilim onlar

vatana düşman"diyen Nazım'ı

"Çiçek gibi insanların kalbini kırdınız, bahçeleriniz bahar görmesin"   diyen

Ahmed Arif'i,

"Dağlar, insanlar ve hatta ölüm bile yorulduysa, şimdi en güzel şiir barıştır"diyen

Yaşar Kemal'i var.

Yani bu kadim topraklarda

kin ve nefret yeşermez.

Her şeye rağmen sevgi yeşerecektir.

Sevgi ve kardeşliğin olduğu her gün bayramdır.

Sevgi ve saygı ile selam ederim..

Serbülent AVCI

Yazdır Paylaş
ETİKETLER :
Diğer Haberler
hurfikir.com.tr’da yayınlanan her türlü yazı ve haber kaynak belirtilmeden kullanılamaz. Sayfalarımızda kaynak belirtilerek yayınlanan haberler ilgili kaynağa aittir ve bu haberlerin kopyalanması durumunda, tüm sorumluluk kopyalayan kişi / kuruma ait olacaktır. Başka kaynak veya gazeteden alıntı yazarlar ve site yazarlarına ait yazılardan dolayı Hürfikir Gazetesi sorumlu tutulamaz.
Tasarım by Webdestek