Hasan Al ateş püskürdü

Açıklamasında görevi devraldığı süreci, Lüleburgazspor kulüp yönetiminin belirlenişi ve Kulüp Başkanı Kenan Var’a dair önemli açıklamalarda bulunan Hasan Al, Lüleburgaz’ a da veda etti.

Hasan Al yaptığı açıklamada Lüleburgaz ve Lüleburgazspor’u çok sevdiğini belirterek “Lüleburgaz ve Lüleburgazspor'u çok seviyorum. Bu sevgi beni bin üçyüz kilometre uzaktan taşına altına elimi koyma sorumluluğuna itti. Basında Lüleburgazspor'un BAL ligine katılmayacağını okuduğumda çok üzüldüm. Bu ülkenin en değerli tarihi kulüplerinden biri olan Lüleburgazspor bunu hak etmiyor diye düşündüm ve çok zor bir mücadelenin içine girdim.

Başta Belediye Başkanımız Murat Gerenli ve Kaymakamımız Mustafa Kaya olmak üzere kentin ileri gelenleri ile istişarede bulundum. Hepsine ilgilerinden ve desteklerinden dolayı teşekkür ederim.

Lüleburgaz'a heyecan verdiğimi biliyorum. Bunu Çengelköy maçında gördük. Bu heyecanı söndürmemek için elimden gelen tüm gayreti gösterdim. Birçok isimle görüştüm. Kimi kulübün borcunu ileri sürdü sorumluluk almadı. Kimi kulübün şartlarını bahane ederek görev kabul etmedi. Gerçekten de şartlar inanılmaz kötüydü. Ligin başlamasına sayılı günler var ve ortada hiç bir şey yoktu. Sanki kulüp vebalı ve insanlar kaçıyordu. Mevcut yönetimin esnafa borçları var ve ödenmesini istiyordu. Uzun görüşmeler sonucunda orta yolu bulduk ve uzlaşmayı sağladık.

Ortaya atılan isimlerden sadece Kenan Var başkanlığı kabul etti. Ancak Kenan Var için çok uyarı yapanlar oldu. Gel gitleri olan bir yapıda olduğunu belirttiler. "Farklı bir kişiliği var yapamazsın" dediler. Ne var ki kimse ortaya çıkmayınca bir anlamda mecbur kaldık. "Hiç bir şey olmamasından Kenan Var'ın olması daha iyi" dedik ve startı verdik. Kongreden bir gün önce bir baktım gazetede bir haber. Kenan Var bir futbolcuyla el sıkışmış ve almış. Benim hiç haberim yok. Büyük tartışma yaşadık ve ayrılma noktasına geldik. Eşyalarımı topladım. İstanbul yolunu tuttuk. Araya girenler oldu. Bu defa da bari kongrenin olmasına engel olmayalım, taraftarı hayal kırıklığına uğratmayalım dedik ve bir özveride daha bulunduk.

Ancak Kenan Var'ın psikolojik tacizleri hiç bitmedi, bitmeyecek de. Rahatsızlık vereceğini tahmin ettim. Aşarız diye düşündüm. Ne var ki bu derece rahatsızlık vereceğini tahmin edemedim. Sadece bana karşı olumsuz davranışta bulunsa kaale almayacağım. Tüm takımın kimyasını bozdu. Rakiple mücadeleden daha çok Kenan Var'ın yarattığı psikolojik yıkımı düzeltmeye başladık. Bir gün hocayı kovuyor, bir gün futbolcuyu. Futbol hayatımda hiç karşılaşmadığım bir yönetici tipiyle karşılaştım. Kulüp müdürü ile bana tebligat yapıyor. Filanca futbolcular gidiyor. Filanca futbolcular geliyor. En son Çerkezköy maçında oyuncu pas hatası yaptı diye gönderiyor.

Devre arasında kulüp müdürüne telefon açıyor, "filan oyuncuyla filan oyuncu değişsin" diyor. Takımın psikolojisini bozmak için ne gerekiyorsa yapıyor. Ancak farkında bile değil. Hiç bir futbolcu vazgeçilmez değildir. Ancak her şeyin bir usülü var. Sanki Kenan Var benim patronum. Ben onun paralı işçisiyim. Biz Lüleburgazspor'u ayağa kaldırmak için kader birliği yaptık.

Kendisine para almadan sezon sonuna kadar çalışacağımı söyledim. "Maddi ve manevi olarak elimizden gelen her şeyi yapacağız" dedik. Bu işin uzmanı bensem saygı göstereceksin. Ya da yanına yardımcı antrenör alacak, teknik direktörlük yapacaksın. Hiç antrenman yapmamışız. Hiç hazırlık maçı yapmamışız. Eksiklerimiz çok. İlk antrenmanımız resmi maç. Bana "niye iyi oynayamadık. Hiç atak yapamadık" diyen bir başkana anlatılacak hiç bir şey yoktur. Ya art niyetlidir, ya da futbol cahili.

Futbol yöneticiliği asla şirket yöneticiliğine benzemez. Türk futbolu, iş hayatında başarılı olup futbol yöneticiliğinde başarısız olanlarla doludur. Kenan Var'ın bu kafa yapısıyla Lüleburgazspor'a vereceği hiç bir şey yoktur. Ticarette tek adamlık yapabilirsiniz. "Astığım astık kestiğim kestik" diyebilirsiniz.

Ancak Lüleburgazspor'da yapamazsınız.

Akşam bir karar alıyor. Sabah uyanıyor tam tersini alıyor.  "Lüleburgaz'ı kucaklayan bir yönetim yapalım" dedik. Tüm Lüleburgaz'ı temsil eden. İnsanları ikna ettik. Güzel bir liste oluştu. Ancak hepsinden para isteyerek ürküttü. Sonra da "parayı madem ben veriyorum bütün yöneticileri Ticaret Borsası'ndan yapacağım" dedi. Lüleburgaz'ı Borsaspor yaptı. Biz böyle yola çıkmadık. Amacın Lüleburgazspor'u ayağa kaldırmaksa, tüm Lüleburgaz'ı temsil eden bir yönetim yaparsın. Eğer kendi şirketinin elemanlarını yönetici yaparsan, amacın Lüleburgazspor'a ait olmak değil sahip olmaktır.

Yönetimi yönetmek için değil Lüleburgazspor'u yönetmek için yönetici tespit edeceksin. Evet, herkesin köşesine saklandığı bir dönemde cesur davrandı. Elini taşın altına soktu. Ancak bu keyfi hareket etme hakkı vermez. Lüleburgazspor o kadar büyük bir marka ki, ne Kenan Var'ın ne de bir başkasının cebine sığmaz. Lüleburgazspor'a dışardan getirdiğim oyunculara şu ana kadar Kenan Var'ın verdiği toplam para 53 bin TL. Geri kalan tüm harcamaları kendi inisiyatifi ile yapmıştır. Bu 8 futbolcuya ödenen 53 bin TL rakiplerimizin bir oyuncuya verdiği peşinata eşittir.

Yaptığı basın açıklamasında "3 futbolcuyu gönderdik" diyor. Gönderdiğimiz 3 oyuncu da hiç para vermediğimiz denenen oyuncudur. Futbol kulüplerinde olan bu olağan gelişmeyi bile egosuyla anlatmaya çalışması çok komik.  Kaldı ki yaptığım her şeyi Kenan Var'ın onayını alarak yaptım.

En büyük şanssızlığımız bugün konuştuğunu yarın unutması ve sürekli problem yaşamamız. Buna benim yapacak bir şeyim yok...

Tüm Lüleburgazspor camiasına en derin sevgi ve saygılarımla” dedi.

Buğra KAYA