Müdür Çetin’den çocuklara sesleniş

Müdür Çetin konuşmasında “Bu gün 23 Nisan. Bugün mutlu bir gün. Bu gün; ordusu dağıtılmış, memleketin her tarafı işgal edilmiş durumda iken kurulan ve Türk Milletinin kaderini değiştiren TBMM'nin kuruluşunun 99. yıldönümü. Vatan sevgisi ile dolu, kendini memleketinin bağımsızlığına adamış memleketin kaderini değiştiren, silah sesleri ve barut kokuları arasında meclisi kuran büyük önder Mustafa Kemal Atatürk ve zor şartlarda ülkenin her yerinden binbir zorluklarla Ankara'ya ulaşarak bu kutlu davada Mustafa Kemal'i yalnız bırakmayarak meclisin kurulmasına destek veren ilk meclisin cesur ve kahraman vekillerini minnetle ve saygı ile anıyorum. Her 23 Nisan da bayramımızı coşku ile kutlayalım. Ancak Mustafa Kemal Atatürk ve Türk Milletinin verdiği kurtuluş mücadelesini asla unutmayalım. 100 yıl önce vatan dediğimiz bu topraklarda acı vardı, göz yaşı Anadolu bahar çiçekleri değil; barut kokuyordu. Türklerin Anadolu'da kalışını hazmedemeyen güçler ve emperyalist dostları bir olmuş, tek hedefleri Türkleri Anadolu'dan atmaktı. 9 cephede dünya devletleri ile savaşan bu millet, 1918 Mondros Ateşkeş Antlaşması ve 1920 Sevr dayatması ile yok edilmek istendi. Memleketin her köşesi paylaşılırcasına işgal edilmeye başlanmış, vatanın büyük bölümü esir duruma düşmüş, ordu dağıtılmıştı.  Türk Milletine son darbeyi vurmayı bekleyenlerin hesap edemediği bir şey vardı; Hiçbir zaman esaret altında yaşamamış ve yaşamayacak olan Türk Milleti ve Allah’ın bu millete armağanı Mustafa Kemal. 19 Mayıs 1919 da Samsun'da Kurtuluş Savaşı’nı başlatan Mustafa Kemal bir güneş gibi Anadolu'yu aydınlatmış, Türk milletini şaha kaldırmıştır. Asil Türk Milleti, birlik ve beraberlik içinde büyük güçlüklerin üstesinden nasıl gelineceğini tüm dünyaya göstermiştir. Peki 100 yıl önce bizi yok etmek isteyenler bu emellerinden vazgeçtiler mi? Hayır vazgeçmediler, Bu coğrafyaya vatan dediğimiz sürece de asla vazgeçmecekler. Sevgili öğretmen arkadaşlarım, değerli, anne babalar bilginin güç olduğu bir dünyada çocuklarımıza çağın gereklerine göre yetiştirirken aynı zamanda vatan ,millet sevgisini, bizi biz yapan değerleri de kazandırmak zorundayız. Peki 100 yıl önce bizi Anadolu’dan atmak isteyen ve halen bu emellerinden vazgeçmeyenler kimler? Bugün güney sınırımız: ateş çemberine çevirenler, Irak’ı ve Afrika’yı yıllardır sömürenler. Afganistan'ı yaşanmaz hale sokanlar. Suriye’de milyonlarca insanı perişan edenler, Yemen’deki insanları açlığa sürükleyenler.Büyük dünya kapitalistleri ve emperyalistler  korkuyorlar. Çünkü modern, güçlü bir Türkiye yeni yüzyıla damgasını vuracaktır. Bu yüzdendir ki güçlü bir Türkiye istemiyorlar. Sevgili çocuklar, gün sizin gününüzdür. Atatürk bu bayramı "milletin geleceği" olarak gördüğü sizlere armağan etmiştir. Sevgili çocuklar, sizler Ortaasya’ da doğup, Altaylara yürüyen Oğuzhan’ın torunlarısınız. Sizler bizlere Anadolu kapılarını açan, Bizans’ı yerden yere vuran Yüce-komutan Alparslan’ın torunlarısınız. Sizler gemileri karadan denize yürüten, Bir çağ açıp kapatan Fatih Sultan Mehmet'in torunlarısınız. Sizler Çanakkale’de, Sakarya'da, Dumlupınar'da, bütün Anadolu’da destan yazdıran, Türk Milletinin ebedi rehberi Mustafa Kemal Atatürk'ün torunlarısınız. Köklü bir tarihin evlatlarısınız. Sizler de bu bilinçle kendinizi iyi yetiştirerek, üreten, özdeğerlerimizi özümsemiş insanlar olarak bu vatana sahip çıkacaksınız. Atatürk sizlerden bir tek şey istemiştir. Çalışkan olmak. Sizlerde Atatürk'e olan sevginizi çalışarak gösterin. Bugün Türk çocuklarının bayramı. Ancak memleketinin çocukları gülsün, geleceği aydınlık olsun diye kendi çocuklarını boynu bükük bırakan şehit asker ve polislerimizi saygı ve minnetle anmak istiyorum. Şehitlerimizin çocuklarının gözlerinden öpüyorum.  Bu duygu ve düşüncelerle büyük önder Mustafa Kemal ATATÜRK ve milli mücadele arkadaşlarını, kanları ile bu toprakları vatan yapan şehitlerimizi, gazilerimizi saygı, şükran, rahmet ve minnetle anıyorum” dedi.