Lüleburgaz Paşabahçe Cam Sanayi Fabrikasında işten çıkarılan 90 işçi direnişin 17.gününde İstanbul Tuzla’da bulunan Şişecam Genel Merkezi’ne gitmek için yürüyüşe geçti.
Cam Sanayiden çıkarılan 90 işçi, direnişlerinin 17.gününde İstanbul’da bulunan Şişecam Genel Merkezi’ne gitmek için aileleri, çocukları ve direnişe destek veren Lüleburgaz halkının katılımıyla işlerine dönmek için yürüyüş başlattı.
90 işçi adına konuşan Ayhan Şahin, yaptığı açıklamada içinde bulundukları sürecin sadece 90 işçinin sorunu olmadığını belirterek, hakları olan işlerini geri alana kadar direnişe devam edeceklerini söyledi. Şahin, “17 gün boyunca türlü entrikalar ve algı operasyonlarına rağmen elimizden geldiğince, dilimizin döndüğünce sadece ve sadece işimizin başına dönmek istediğimizi yenileyip durduk. Bizler kırmak dökmek yerine her zaman diyalog kurmayı, karşılıklı müzakere yaparak çözüm bulmayı tercih ettik. İstediğimiz tek şey, bizim olan işimizdi, hakkımız olan aşımızdı. Hiç kimsenin canı yanmadan sorunun çözülmesiydi. Söyleyin dostlar çok mu şey istedik? Fakat maalesef sürekli bir dayatmayla karşılaştık. Sevgili dostlar, bugün bir kez daha sözün ve kelimelerin bittiği noktadayız.
Bugün geldiğimiz noktada sorunun çözümüne ilişkin bu katı ve dayatmacı tutuma karşı Lüleburgaz sınırlarını aşmamız ve derdimizi şişecamın merkezine anlatmamız gerekmektedir. Bu yüzden çocuklarımız ve eşlerimizle birlikte elimizden alınan çalışma hakkımızı geri almak için İstanbul Tuzlu’daki Şişecam Genel Merkezine yürüyüşe geçiyoruz. Hakkımızı alana kadar da oradan geri dönmeyeceğiz.”dedi.
CHP İstanbul Milletvekili ve Eski DİSK Genel Başkanı Süleyman Çelebi, “Büyük bir yürüyüşün başlangıç noktasındayız. Şişecam işçileri aslında iş ve işçi sınıfının tarihini yazan işçilerdir. Şişecam Türkiye’de ilk grevin ertelendiği, ihanete uğradığı bir süreçtir. O ihanete uğrayan süreçte de işçiler onurlu bir direniş yaptılar ve kazandılar. Bugünde ihanete uğrasalar da bu direnişi kazanacaklar ve zafere ulaşacaklar, buna sonuna kadar inanıyorum. Değerli arkadaşlarım gerçekten çok makul bir yaklaşımla, çok disiplinli bir şekilde bu sürece hazırlandığınızı biliyorum. Eğer bir başarıya gidilecekse bu başarıdaki rolünüz kendimizin uğradığı mağduriyeti en iyi şekilde yansıtmaktır. Bu yansımada tabi ki aileler önemli, eşleri çocukları bu sürecin en önemli unsurları. Biz önümüzde yürüyen işçi sınıfının yanında olmaktan, birlikte olmaktan gurur duyacağız. Bilin ki arkanızdaki güç on binlerce, yüz binlerce emekten, insandan yana olan insanlar olacaktır, sizlerle bütün Türkiye’nin kalbi atacaktır. Buna yürekten inanıyorum. Ben bu yürüyüşe macera olsun diye başlanmadığını biliyorum. Kendinize zulmetmek için yürümüyorsunuz. Hakkınız için yürüyorsunuz, hukukunuz için yürüyorsunuz, çocuklarınız için yürüyorsunuz, geleceğiniz için yürüyorsunuz, Türkiye işçi sınıfına yeniden dayatılmak istenen bu zulme karşı direnmek için yürüyorsunuz. Bu 90 kişi yalnız kendileri için yürümüyorlar. Bundan sonra bu tip uygulamaya maruz kalacak herkes bu sürece sahip çıkmak zorundadır.”dedi.
Cüneyt ÜNLÜSOY